31 Mayıs 2016 Salı

TURPÇU " TTK GENEL MÜDÜRÜ NEYİ İYİ YAPAMAMIŞTIR DA...."

 Chp Zonguldak milletvekili Şerafettin Turpçu TTK Genel Müdür Burhan İnan’ın görevden alınması için çalışma başlatıldığına dikkat çekerek “ Sayın genel Müdür neyi yapamamıştır da görevden alınmaya çalışılmaktadır” dedi.






CHP Zonguldak Milletvekili Şerafettin Turpcu, maden işçilerinin 11 günlük madenden çıkmama eyleminin sona ermesinin ardından bir açıklama yaptı.

Milletvekili Turpcu yaptığı açıklamada şunları ifade etti:

“Maden emekçilerimizin 11 gün sürdürdükleri eylem, alacaklarının bir kısmının ödenmesi sonucu şimdilik son bulmuştur. Başta Emniyet Müdürü Osman Ak olmak üzere, bu konunun çözülmesinde emek veren, çözümden yana taraf olan, çaba sarfeden herkese teşekkür ediyorum. Bu süreçte maden emekçilerimizin sağlığına zarar gelmemesi ve can kaybı olmaması hepimizin en büyük temennisiydi. Bütün maden emekçilerimize ve ailelerimize geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum.

`Kimsesizlerin kimsesi` olduğunu iddia eden iktidar mensuplarının bu eylem süresince seslerinin çıkmaması da yeterince anlamlıdır.

Kendilerine, `örgütlü işçinin yenilmeyeceğini` bir kez daha hatırlatmak istiyor, mağdur işçilerimizin şimdilik bitti görünen bu eyleminin iktidar tarafından ciddiye alınmasını tavsiye ediyorum. Zonguldak emek şehridir. Burada iktidarın politikaları nedeniyle, günden güne eriyen ekonomik yapıda insanlarımız yaşam mücadelesi vermektedir.

Ortada emeğin karşılığının ödenmemesi ve bu nedenle mağdur olan madencilerimiz ve aileleri var. Bundan sonrası için günü birlik, geçici çözümler aramak yerine kalıcı çözümler bulmak zorunludur. Öncelikle işçilerimize geri kalan alacaklarının tamamı ödenmelidir.

Bununla birlikte, TTK`nin 5 bin 500 civarında işçi açığı vardır. Bu işçilerimize Türkiye Taşkömürü Kurumu`nda iş güvencesi sağlanmalıdır. Burada çalışan işçilerimiz TTK bünyesinde çalıştırılsa sorun zaten kalıcı olarak ortadan kalkacaktır. Madencilerimizin taleplerine ilişkin iktidar tarafından somut, net bir söz verilmesi gerekmektedir. Sorunu yaratanlar, sorunu kendileri yaratmamış ama çözecekmiş gibi bir algı oluşturmak yerine bu sorunu acilen ortadan kaldırmalıdır.

Bu yaşananlar, yıllar içerisinde TTK`nın gelmiş olduğu mevcut durumundan ayrı düşünülemez. Son dönemde, hem Cumhurbaşkanı`nin hem de Enerji Bakanı`nın yerli kömürün değerlendirilmesine ilişkin değerlendirmeleri ortadadır. Taş kömürü üretimi bu değerlendirmenin dışında tutulamaz. Yapılan `yerli kömür` vurgusunun altının doldurulmasını, bu yönde bir politika belirlenmesi ve ona göre harekete geçilmesini bekliyoruz.

Ancak, TTK Genel Müdürü Burhan İnan’ın görevden alınması için çalışma başlatıldığı haberleri gelmektedir. Sayın Genel Müdür neyi yapamamıştır da görevden alınmaya çalışılmaktadır. Bu durum şimdiye kadar defalarca dile getirilen TTK`nın işçi sayısının bilinçli olarak eritilerek özelleştirilmesinin yolunun açılması senaryosunun bir devamı olarak görünmektedir.

Şimdiye kadar savunduğum gibi, TTK`nın işçi açığı acilen giderilerek, yeniden yapılandırılarak, sermayesi güçlendirilerek, yeniden organize edilmesinin zorunlu olduğunun altını çizmek istiyorum, bu şekilde zaten maliyetler de aşağı çekilecektir. Devletin illa kar etmesi gerekmez. Zarar gerekçe gösterilerek kurumun tasviye edilmesi veya özelleştirilmesi kabul edilemez.

Kilimli madenci direnişi, gerçek bir hak arayışıdır. Yerin altında binbir zorlukla çalışan, maaşlarını alamayan, yarın da işsiz kalma korkusuyla yaşayan emekçilerimiz için siyaset kurumu adına yapılması gereken ne varsa CHP olarak biz varız. Nasıl çözülebileceği gayet açık olan bu sorun başta olmak üzere, taş kömürünün ve TTK`nin geleceğinin kurtulması için samimiyet, icraat ve açıklama bekliyoruz.

Son olarak, Şemsi Denizer gibi `Büyük Madenci Grevi'nin` önderi efsanevi sendikacılardan bu günlere gelmiş olmamız çok üzücüdür. GMİS ne yazık ki bu konuda dayanışmayı sağlayamamış, önderlik yapmamış işi Emniyet Müdürü`ne bırakmıştır. Bizim, konuyla ilgili olarak takibimiz ve sorunun kalıcı olarak çözülmesi için girişimlerimiz her alanda devam edecektir.”





İŞİTME ENGELLİLERDEN YIL SONU ŞOVU

Zonguldak Merkeze bağlı Uzun Mehmet İşitme Engelliler ilk ve ortaokulunda eğitim gören öğrenciler tarafından Bülent Ecevit üniversitesi Prof.Dr. Arif Amirov konferans salonunda yıl sonu etkinlikleri kapsamında bir dizi gösteri yaptılar.


Bülent Ecevit üniversitesi Konferans salonunda düzenlenen etkinlikte işitme engelliler öğrenciler tarafından hazırlanan programda öğrenciler, Paten şov, Türkü resitali, İşaret dili ile şarkılar, Step gösterisi, “ Doğanın büyüsü “ isimli drama gösterileri ile salonda bulunan ve programı izleyen Okul Müdürleri, Üniversite öğrencileri ve çevre okullardan gelen öğrencilere keyifli ve neşeli dakikalar yaşatarak program sonunda yoğun alkış topladılar.

Uzun Mehmet İşitme Engelliler İlk ve Ortaokul Müdürü Sinan Davulcu ise program sonrasında yapmış olduğu açıklamada şunları söyledi. “ Engelin kafalarımızda var olduğunu, kafamızdakilerden arınarak engelli çocuklarımıza fırsat verildiğinde inanılmazın gerçekleşmesinin hiç de zor olmadığını” söyledi. Uzunmehmet İşitme Engelliler İlk ve Ortaokulu olarak 2015-2016 Eğitim Öğretim Yılı sonunun bu şekilde güzel etkinliklere sahiplik yapan bir programla taçlandırmanın onurunu yaşadıklarını, ifade eden Davulcu, “Hep söylediğimiz gibi Hayatı Paylaşmak İçin Engel Yok” diyerek çalışmaya destek veren öğretmenlere ve üniversite öğrencilerine teşekkür ediyorum “ dedi.



BKM GENÇLERİ HEM GÜLDÜRDÜ HEM DÜŞÜNDÜRDÜ


Zonguldak Belediye Kültür Müdürlüğüne bağlı (BKM) tiyatro salonunda “ ÇÜRÜK ELMA ) adlı oyunda genç tiyatrocular başarılı performansları ile oynanan oyunda salonu dolduran izleyenlere unutulmaz dakikalar yaşattılar. Yaklaşık iki saat süren oyunlarda genç tiyatrocular hem güldürdüler, hem de izleyenleri düşündürerek program sonunda ayakta alkışlandılar.

Belediye Kültür Merkezi salonunda oynanan oyunlarda Atilla Alpöke nin yazdığı , Fedai Madan’ın Yönettiği, Genel Sanat Yönetmeliğini BKM Müdürü Abdullah bakır’ın yaptığı “ Çürük Elma “ adlı oyunun BKM genç tiyatro ekibi izleyenlere iki gün üst üste sahnelendi.

Oynanan oyunda, eğitim düzenine, işsizliğe, gençlerin sorunlarına, aile içi sorunlara, göndermeler yapan oyun zaman zaman seyircinin alkışlarıyla ve kahkaları ile kesildi. Oyun içinde gençlerin müzikli danslarına eşlik eden BKM Müdürü Abdullah Bakır’ın gençlere ayak uydurması büyük alkış topladı. Başarı bir performans sergileyen BKM gençleri oyun sonrası ayakta alkışlanıp, çiçek yağmuruna tutuldular.

Oynanan oyunlar sonrasında bir açıklama yapan Zonguldak Belediyesi Kültür (BKM) Müdürü Abdullah Bakır, “ gençlerimiz bu güzel ve anlamlı gösterimlerinden dolayı son derece mutlu ve gururluyuz. Onlar bizim geleceğimiz BKM çocuk gurubunda da sekiz gün üst üste oyunlar oynayacağız. Önümüzdeki ekim ayı içersinde BKM oyun gurubu, “Şahları da vururlar “ ve “ Sanat adlı “ iki oyunla yetişkin tiyatro ekibi “ Başarımı karılarıma borçluyum “ adlı oyunla ve BKM genç tiyatro ekibinin “ Çürük Elma “ adlı oyunlarI ekim ayı içersinde bir ay süreyle halkımızın karşısında olacaklardır “ dedi.



30 Mayıs 2016 Pazartesi

KAPUZ PLAJI 2016 YILINDA DA ‘MAVİ BAYRAK’ ALMAYA HAK KAZANDI


  Karadeniz’deki 7 mavi bayraklı plajlardan biri olmasının yanı sıra, Zonguldak’ta tek mavi bayraklı plaj olma özelliği taşıyan Zonguldak Belediyesi’ne bağlı Kapuz Plajı; deniz suyunun temizliği, donanım ve hizmetler, çevre eğitimi konularında mavi bayrak kriterlerine göstermiş olduğu uygunluktan dolayı 2016 yılı için Uluslar arası Mavi Bayrak Ödülü’nü almaya hak kazandı.
           Konuyla ilgili açıklama yapan Kapuz Plajı Sosyal Tesisleri Müdürü ve Zonguldak İli Mavi Bayrak Sorumlusu Abdullah Bakır; “Zonguldak’ın ve Kapuz Plaj’ımızın tekrar mavi bayrak alması için çalıştık. Başta Belediye Başkanımız olmak üzere meclis üyelerimiz de dahil çok destekleri oldu. Bizde, o destekleri boşa çıkarmadık. Ayrıca çevre eğitim ödülünü de aldık. Mavi bayrağımızı Başkanımıza takdim ettim. Bir plaja, mavi bayrak almak gerçekten de zor bir süreç. Yetkililer inanılmaz şekilde kriterlere dikkat ediyorlar. En önemli kriteri ise deniz suyunun temiz olmasıdır. 10 günde bir numune alınıyor. Engelli parkurumuzdan tutun da, dalgıçların teknik donanımlarına kadar her şeyimizi yaptırdık. Kapuz Plaj’ımız, mavi bayrak sahibi olduğundan beri turizm kitaplarında da yayımlanma sayısı arttı. Plajımızın tanıtım filmi yurtdışında da gösteriliyor. Mavi bayrağı alırken Türkiye jürisinden geçti, ardından uluslar arası jüriden geçti. Mavi bayrağımızı tekrar kazandığımız için gururluyuz. Mavi bayrağımızı koruması gereken halkımız. Bize yardımcı olsunlar. Plajımızdaki kurallara uyulması gerekmektedir. Belediye Başkanımıza mavi bayrak konusunda göstermiş olduğu destek ve duyarlılıktan dolayı teşekkür ediyorum.” şeklinde konuştu.
BAŞKAN AKDEMİR; “KAPUZ PLAJI’MIZ ULUSLAR ARASI ÖDÜLE SAHİP BİR PLAJ’DIR

         Kapuz Plajı’nın vatandaşlar tarafından yoğun olarak tercih edilmesinin birçok nedeni olduğunu belirten Belediye Başkanı Muharrem Akdemir, “ Göreve geldiğim günden itibaren Kapuz Plaj’ımıza çok büyük önem verdim. Doğal manzarasının yanı sıra, şehre olan yakınlığı ile de çok tercih edilen plajımız, birçok etkinliklere de sahne oluyor. Engelli parkurumuz, kabinlerimizin yenilenmesi, çevre düzenlenmesi, güvenli olması, her yıl yaptığımız çalışmalar. Mavi bayrak almak gerçekten de çok zor. Birçok kriteri var. Sürekli denetim halinde. Bizde bu kriterlere çok dikkat ediyoruz. Geçen yıl mavi bayrak almaya hak kazanmıştık. 2016 yılı içinde mavi bayrak kriterlerine düzenli bir şekilde uyduk ve tekrar plajımız bu hakka sahip oldu. Vatandaşlarımızın yıllardan beri kullandığı ve şehrimizde denize girmek için en çok tercih edilen yer olan plajımıza büyük önem veriyoruz. Mavi Bayrak Kapuz Plaj’ımıza hayırlı uğurlu olsun.” şeklinde konuştu.







28 Mayıs 2016 Cumartesi

ZONGULDAK’TA BİR İLK ! AŞKLARINI KUYU BAŞINDA PERÇİNLEDİLER

AŞKLARINI KUYU BAŞINDA PERÇİNLEDİLER



Genel Maden İşçileri Sendikası (GMİS) Kozlu Şube Başkanı Hüseyin Kolçak, Türkiye Taşkömürü Kurumu (TTK) Kozlu Müessesi'nde kuyu başında düzenlenen törenle Yasemin Çakıcı'yla evlendi. Kozlu Müessesesi Uzun Mehmet 1 No'lu kuyu başına gelen çift, maden işçileri ve yakınlarınca ellerinde, "Aşkın önünde durulmaz, çarpar", "Kara elmasım", "İnadına aşk", "Sevenlere özgürlük" ve "Yarınlar bizim" pankartlarıyla karşıladı.

Kolçak ve Çakıcı, başlarına baret takarak nikahın kıyılacağı kafesli asansöre binmelerinin ardından dünya evine girmenin heyecanını yaşadı. TTK Kozlu Müessese Müdürü Kazım Eroğlu, çifte madenci feneri hediye etti. Nikahın ardından gelin ve damat kuyu başının yanındaki alanda dans etti.

Damat Kolçak, gazetecilere yaptığı açıklamada, en mutlu günlerini yaşadıklarını söyledi. Kalplerinin yarısının maden ocağında eylem yapan işçilerle beraber olduğunu ifade eden Kolçak, şöyle devam etti:
 
KALPLERİMİZ MADEN OCAĞINDA EYLEM YAPAN İŞÇİLERLE BERABER
"Maden ocağında arkadaşlarımla birlikte yaklaşık 28 yıldır çalışıyorum. Kuyu başında evlenme fikrini eşime sundum ve o da kabul etti. Bunu TTK'nın ne olursa olsun gündemde tutulması adına planladık. Gün geçtikçe kan kaybediyoruz. TTK göz ardı ediliyor. Zonguldak'ın geleceği adına kuruma bir an önce işçi alınması lazım. En mutlu günümüzü burada yapmak istedik. Arkadaşlarıma bizi yalnız bırakmadıkları için teşekkür ediyorum."

GELİN ÇAKICI: “EŞİME EŞLİK ETMEK İSTEDİM


Gelin ,Yasemin Çakıcı da madenci kızı olarak eşine destek verdiğini belirterek, “Sevgili eşime eşlik etmek istedim. En önemlisi işçilerin dayanışmayı büyüterek şuan direnişte olan bütün işçilere direnişle cevap verilmesi gerektiğini belirtmek isterim. Bütün işçi dostlarıma, kardeşlerime çağrı yapıyorum." dedi.


26 Mayıs 2016 Perşembe

İŞİTME ENGELLİLERİN YIL SONU SERGİSİ BÜYÜK BEĞENİ TOPLADI


Zonguldak Uzun Mehmet İşitme Engelliler Ortaokulu ve Halk Eğitim Merkezi İşbirliği ile öğrenciler tarafından tüm yıl boyunca büyük bir titizlikle yapılan çalışmalar sonucunda el sanatları, görsel sanatlar ve ahşap ürünleri sergisi düzenlenen törenle açıldı.

Uzun Mehmet İşitme Engelliler Okulunda düzenlenen serginin açılışına İl Milli Eğitim Müdür Yardımcılarından Aslan Derin,Ercan Kahya, Şube Müdürlerinden Nusret Parlak, İbrahim Köksal, Eğitim Bir-Sen Şube Başkanı Sadettin Dede, Sağlık Sen Şube Başkanı Mehmet Ali Kara, Merkez Fatih Halk Eğitimi Müdürü Zülfikar Uçar, Okul Müdürü Sinan Davulcu, Öğretmenler ve Öğrencilerin yanı sıra çok sayıda davetli topluluğu katıldı.

Serginin açılışında kısa bir konuşma yapan İl Milli Eğitim Müdür Yardımcısı Aslan Derin konuşmasında özetle şunları söyledi. İşitme Engelliler Ortaokulunda eğitim gören öğrencilerimizle birlikte Halk Eğitim Merkezi İşbirliğinde yapılan ortaklaşa çalışma sonucunda öğrencilerimiz çok güzel işler çıkartmışlardır. Burada emeği geçen öğretmenlerimize ve öğrencilerimize teşekkür etmek istiyorum ve sergimizin hayırlı olmasını diliyorum “ dedi. Uzun Mehmet İşitme Engelliler Okulu Müdürü Sinan Davulcu ise açılışı yapılan sergi hakkında şu açıklamayı yaptı. “ Okulumuzda eğitim gören yirmi öğrencimizin tüm yıl boyunca çalışmalarına Halk Eğitim merkezi Ahşap Boyama kursuyla destek olmuştur. Sergide iki yüzün üzerinde eser sergilenmiştir. Hayatı paylaşmak için “ Engel Yok Sloganıyla “ çıktığımız yol da başta görsel sanatlar ve teknoloji öğretmenimiz olmak üzere tüm öğretmen ve idarecilerimize teşekkür ediyorum. Bizden hiçbir zaman desteğini esirgemeyen Halk Eğitim Merkezimize de ayrıca teşekkür etmek istiyorum “ dedi.



24 Mayıs 2016 Salı

PAK EĞİTİM İŞÇİLERİ SENDİKASINDAN İŞTEN ATILMALARA KINAMA !




Zonguldak’ta Pak Eğitim İşçileri Sendikası Zonguldak Temsilciliği tarafından düzenlenen basın açıklamasında Fatih Okulları Müdürü Mehmet Sarısoy’un işten atılması kınandı.
Zonguldak Fatih Okulları önünde, okul öğretmenleri ve velilerin katılımıyla PAK Eğitim İşçileri Sendikası Temsilcisi İbrahim Paydaş tarafından yapılan açıklamada, “Zonguldak Fatih Okullarına 8 Nisan 2016 tarihinde Zonguldak Sulh Ceza Hakimliği tarafından kayyım heyeti atanmıştır. Atanan kayyım heyetinin ilk icraatı hukuksuz bir şekilde hiçbir somut delile dayanmadan eğitim emekçisi Mehmet Sarısoy’un işten atılmasını tüm eğitim emekçileri adına kınıyoruz. Eğitim emekçilerine yapılan bu baskı ve zulüm, eğitim yılının bitmesine az bir zaman kala eğitimcilerin, çalışanların, sınav aşamasında olan öğrenci ve velilerinin emeğine karşı bir hak gaspıdır. Aynı zamanda bir hukuksuzluktur ve demokratik hak ve menfaatlere yapılan bir darbedir.” nitelendirmesinde bulundu.
KEYFİ UYGULAMA YAPILIYOR
Kayyım heyetinin eski okul müdürünü hiçbir gerekçeye dayanmadan işte atmasına tepki gösteren Paydaş, “Kayyım heyeti keyfi olarak eğitim ekçimiz Mehmet sarısoy’u önce vazifesinden almış, daha sonra sözleşme yenilemiş, hemen ardından sanki oyun oynar gibi işten atmıştır. Bu yapılanların ne iş ahlakında, ne de ticari ahlakta yeri vardır. Ve iş ahlakıyla uyuşmayan bu durum, bir aymazlıktır. Eğitime gönül veren ve haklarında hiçbir fezleke, mahkeme kararı, terör kapsamına giren suç ve suç unsurları olmayan insanların bir cadı avına tabi tutulup derdest edilerek tutuklanmaları, kanunlarla yasalarla izah edilmesi mümkün değildir.” dedi.
ANAYASAL SUÇ İŞLENİYOR
Kayyım heyeti tarafından anayasanın 48. Maddesi gereği çalışma hürriyeti ihlali, TCK 271 delil uydurma, TCK 257 görevi kötüye kullanma ve TCK 267 iftira atma suçları işlenmektedir.
HUKUK HERKESE LAZIM
Hukukun bir gün herkese lazım olacağını ve bu hukuksuzlukları yapanların hukuk geri döndüğü zaman hesap vereceklerini hatırlatır ve sendika olarak bu işin peşini bırakmayacağımızı ve eğitim emekçilerinin hakkını sonuna kadar savunacağımızı belirtmek isteriz.
Çünkü;
Biz geleceği inşa eden eğitime gönül vermiş emekçileriz.
Biz sıkıntı çeker ama hakkı dillendirmekten asla geri adım atmayız.
Biz gücün tarafında değil, adaletin tarafında yer alırız insan kazanmayı, para kazanmaya tercih ederiz. Türkiye’de adalet kaplumbağa hızında ilerlese de sonunda varacağı noktaya ulaşacaktır. Bundan kimsenin şüphesi yoktur.
EMEĞİMİZE VE EKMEĞİMİZE SAHİP ÇIKACAĞIZ
Bu süreçte eğitim emekçisi üyelerimizin emeği ve ekmeği ile oynanmaktadır. Ekmeği elinden alınmak istenmektedir. Buna karşı her türlü demokratik ortamda emeğimize ve ekmeğimize sahip çıkmaya devam edeceğiz”

BELEDİYE BAŞKANLIĞINA VEKALET EDEN ÇOLAK’A CHP MERKEZ İLÇEDEN ZİYARET

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Merkez İlçe Başkanı Ebru Uzun ve yönetim kurulu üyeleri, Zonguldak Belediye Başkanvekili Zeki Çolak’ı ziyaret etti. Zonguldak Belediye Başkanı Muharrem Akdemir’in il dışında olması nedeni ile Başkanvekilliği görevini yürüten Zeki Çolak, ziyaretten duyduğu memnuniyeti dile getirdi. CHP Merkez İlçe Başkanı Ebru Uzun ve yönetim kurulu üyeleri, Başkanvekili Zeki Çolak’a çalışmalarında başarılar diledi.

22 Mayıs 2016 Pazar

BALBAY ZONGULDAK’TA GELECEĞE BAKIŞ ADLI SÖYLEŞİYE KATILACAK


Çağdaş Gazeteciler Derneği (ÇGD ) Zonguldak Şubesi, kültür etkinliklerini yoğun bir şekilde sürdürüyor. Dernek Şube Başkanı Ali Ayaroğlu’nun yaptığı açıklamaya göre Etkinlik çerçevesinde Gazeteci-yazar Mustafa Balbay, Zonguldak’a a gelerek “Geleceğe Bakış” başlıklı söyleşiye katılacak. 
Çağdaş Gazeteciler Derneği Zonguldak Şubesi 10 Haziran Cuma günü saat 17.30’da “Geleceğe Bakış” konulu bir söyleşi gerçekleştirecek. Zonguldak Maden Mühendisleri Odası’nda yapılacak söyleşiye Gazeteci-yazar ve CHP İzmir Milletvekili Mustafa Balbay ile ülkemizin yetiştirmiş olduğu saygın bilim adamlarından Prof. Dr. Bektaş Açıkgöz katılacaklar.
Gazeteci-Yazar ve CHP İzmir Milletvekili 10 Haziran Cuma günü CHP İl Başkanlığı’nı, Zonguldak Belediye Başkanlığı’nı, GMİS’İ ve Zonguldak Barosu’nu ziyaret edecektir.
Mustafa Balbay etkinlik sorası okurlarıyla söyleşip kitaplarını imzalayacak.
  

20 Mayıs 2016 Cuma

ZONGULDAK BELEDİYESİ CAMİ TEMİZLİK ÇALIŞMALARINI ARALIKSIZ SÜRDÜRÜYOR


 Ramazan ayının yaklaşması ile birlikte, Zonguldak Belediyesi Temizlik İşleri Müdürlüğü ekipleri, cami temizlik çalışmalarını sıklaştırdı. Vatandaşların daha temiz ve hijyenik bir ortamda ibadetlerini yerine getirebilmeleri için, ekipler merkez ve mahallelerde bulunan camilerde aralıksız olarak çalışmalarını sürdürüyor.
                     Konuyla ilgili açıklama yapan Zonguldak Belediyesi Temizlik İşleri Müdürü Ahmet Tatar; “Genel olarak ekiplerimiz belli periyotlarda camilerimizi temizliyorlar, ancak ramazan ayının yaklaşması ile birlikte camilerimizde temizlik çalışmalarımızı sıklaştırdık. Halıların yıkanması, camların silinmesi, iç ve dış temizlik olmak üzere genel bir temizlik çalışması uyguluyoruz. Belediye Başkanımız Sayın Muharrem Akdemir’in yakından ilgilendiği ve önem verdiği bu çalışmamızı ramazan ayının başlangıcına kadar bitirmeyi planlıyoruz.” şeklinde konuştu.



18 Mayıs 2016 Çarşamba

SGK’dan KGD’ye ziyaret



Sosyal Güvenlik haftası etkinlikleri kapsamında, Zonguldak Sosyal Güvenlik Kurumu İl Müdürü Çiğdem Acar, Karaelmas Gazeteciler Derneği’ni ziyaret etti.
Her yıl 16-22 Mayıs tarihleri arasından kutlanan Sosyal Güvenlik Haftası etkinlikleri kapsamında çeşitli kurum ve kuruluşları ziyaret ettiklerini belirten SGK İl Müdürü Çiğdem Acar, Karaelmas Gazeteciler Derneği Başkanı Osman Sav, Başkan Yardımcısı Çetin Özdemir ve Yönetim Kurulu üyesi Ender Yüksel’e etkinlikle ilgili bilgi verdi.
Acar yaptığı konuşmada, “Biliyorsunuz, 16 Mayıs Sosyal Güvenlik Haftası’nın başladığı gün. Neden 16 Mayıs, 16 Mayıs 2016 tarihinde SSK, Sağ-Kur ve Emekli Sandığı ile birleşti. Sosyal Güvenlik Kurumu çatısı altında da toparlandı. Bu nedenle de, 16 Mayıs’ı içine alan hafta içerisinde de Sosyal Güvenlik Haftası olarak kutlanıyor. Bu yıl da, 10’ncu yılımızdayız. Bunun da vermiş olduğu gururla sizi ziyaret etmek istedik. Hem ziyaretlerimizi yapıyoruz, hem de okullarımızda dergiler dağıtıp, öğrencilerimize çizgi filmi izletiyoruz bu şekilde haftamızı neticelendireceğiz inşallah, o nedenle sizi de ziyarete geldik” dedi.
Karaelmas Gazeteciler Derneği Başkanı Osman Sav da SGK İl Müdürü Çiğdem Acar ve SKG il Müdürlüğü yöneticilerinin ziyaretlerinden oldukça memnun olduklarını belirterek, “Öncelikle hoş geldiniz. Sosyal Güvenlik Haftanız kutlu olsun. Etkinlikleriniz de güzel aslında, öğrencilere yönelik, çocuklara yönelik güzel etkinlikler. O anlamda ben anlamlı buluyorum. Hayırlı olsun, biz zaten sizin çalışmalarınızı yakından takip ediyoruz, güzel çalışmalar yapıyorsunuz. Ziyaretinizden dolayı da teşekkür ediyorum” diye konuştu.



15 Mayıs 2016 Pazar

ZONGULDAK’A YİNE ATEŞ DÜŞTÜ KOZLU’DAN BİR ŞEHİDİMİZ VAR

KOZLU’DAN BİR ŞEHİDİMİZ VAR

Güneydoğu'da terör örgütü PKK ile yapılan çatışmalarda  Kozlulu Uzman Çavuş Tunahan Kartal şehit oldu...

Dağlıca'da ki çatışmada şehit düşen Uzman Çavuş Tunahan Kartal'ın Kozlu'daki baba ocağına giden askeri yetkililer acı haberi verdi.

Türkiye’nin iki elmasını Zonguldak’ta buluşturan etkinlik


17-22 Mayıs 2016 tarihlerinde; “Karaelmas” diyarı Zonguldak, Türkiye’nin “beyaz elmas”ı pamuğun anavatanı “Adana Ceyhan Günleri”ne ev sahipliği yapacak.

Türkiye’nin lezzet diyarı Adana’nın zengin mutfağının eşsiz ürünlerinin sunulacağı “Adana Ceyhan Günleri” için Karaelmas diyarı Zonguldak’ta hazırlıklar yoğun bir şekilde devam ediyor. Kentin çeşitli noktalarındaki reklam panoları etkinlik duyuruları ile süslendi.

ZONGULDAK’TA BİR İLKE İMZA ATILIYOR
17-22 Mayıs 2016 tarihlerindeki “Adana Ceyhan Günleri” etkinliği ile Zonguldak’ta bir ilke daha imza atılıyor. “Karaelmas” diyarı ile “beyaz elmas”ın ilk defa buluşmasını sağlayacak olan bu etkinliğe Zonguldaklıların büyük ilgi göstermesi bekleniyor.

GENEL BAŞKAN’DAN ZONGULDAKLILARA AÇIK DAVET
Zonguldak’ta gerçekleştirilecek olan etkinliği düzenleyen Adana Ceyhan Doruklular Kültür ve Dayanışma Derneği Genel Başkanı Meryem Abatay Uyan, “Biz bugüne kadar ülkemizin çeşitli merkezlerinde etkinliğimizi gerçekleştirdik. Vatandaşlarımızın yoğun ilgi gösterdiği etkinliklerimizin tekrarı için yoğun talepler gelmektedir. Zonguldak bizim için çok farklı. Bize Zonguldak’tan da istekler geliyordu. Zonguldak Türkiye’nin karaelmas diyarıdır. Adana’da Türkiye’nin en güzel pamuğunun yetiştiği beyaz elmas diyarıdır.  17-22 Mayıs 2016 tarihleri arasında Zonguldak’ta ülkemizin iki elmasını bir araya getireceğiz. Böylesine önemli bir olaya,  “Adana Ceyhan Günleri” etkinliğimize tüm Zonguldaklıları davet ediyorum. Geliniz, güzel Türkiye’mizin lezzetler diyarı Adana’nın yöresel lezzetlerini birlikte tadalım.” Dedi.

AÇILIŞ TÖRENİ 17 MAYIS SALI GÜNÜ        
Zonguldak Esas 67 burda AVM yanındaki “Adana Ceyhan Günleri” etkinliği 17 Mayıs 2016 Salı günü saat 11.00’de gerçekleştirilecek olan açılış töreni ile start alacak.






14 Mayıs 2016 Cumartesi

BEÜ ÖĞRENCİLERİNDEN MADEN ŞEHİTLERİNE SAYGI DEVAM EDİYOR


HABER : Hasan YILMAZ

BEÜ Mühendislik Fakültesi Maden Mühendisliği Bölümü 2'nci sınıfta eğitim gören öğrenciler , 'Maden Şehitlerimize Saygı' adlı sosyal sorumluluk projesini bu yıl Kozlu Maden Şehitleri Mezarlığı’nda gerçekleştirdi. Daha önce mezarlığın temizliği ve bakımını üstlenen öğrenciler bu kez de Maden Şehitliği mezarlığında kuran-ı kerim okuttular ve emeği geçenlere teşekkür belgesi verdiler. Öğrenciler cumartesi günü, Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Alaaddin Çakır öncülüğünde şehit madencilere saygılarını ifade edebilmek için süpürge, bez ve fırçaları ellerine alarak temizlik çalışması yaptı. Başlarına madenci baretlerini takan öğrenciler, mezar taşlarında solan madenci isimlerini boyadılar. Öğrencilerin temizlik ve bakım çalışması ve   “ Maden şehitlerimize saygı “ projesine katkı veren ve emeği geçenlere teşekkür belgesi verildi ve etkinlik Kuran-ı Kerim okunmasıyla sona erdi.
Bu tür etkinliğin seneye de aynı proje ile devam edilmesine karar verildi.

Törene Genel maden İşçileri sendikası Kozlu Şube Başkanı Hüseyin Kolçak da katıldı. Kolçak, Yapılan etkinliğin madencilere olan saygıdan ibaret olduğunu ve bu etkinliği ve projeyi düzenleyenlere madenci ve maden şehitleri ailesi adına teşekkürü borç bildiğini ve etkinliğe her zaman destekçi olacağını söyledi

MADEN İŞÇİSİ SOMA ŞEHİTLERİNİ UNUTMADI


Manisa’nın Soma ilçesinde 13Mayıs 2014 tarihinde meydana gelen maden faciasında yaşamını yitiren 301 madenci kazanın 2’nci yıldönümünde anıldı.
Ülkenin dört bir yanından gelen çeşitli demokratik kitle örgütü temsilcileri, vatandaşlar  katliamda can veren madencilerin Soma’daki mezarlarına koştu.
Genel Maden İşçileri Sendikası (GMİS) Genel Başkanı Ahmet Demirci Başkanlığında, Genel Başkan Yardımcısı İsa Mutlu, Genel Sekreter Hakkı Arslan, Genel Mali Sekreter Adnan Tıska, Genel Teşkilatlanma ve Eğitim Sekreteri Satılmış Uludağ, GMİS’e bağlı şubelerin başkanları ve yöneticileri ile maden işçileri  Soma Maden Şehitliği’nde düzenlen anma etkinliklerine katıldılar.
Ayrıca Zonguldak’ta TTK Karadon Müessesesi Gelik İşletmesinde sabah vardiyasında maden işçileri Soma Şehitleri için Kur-an okutup, saat 17 de madenci anıtında toplanarak TTK’da meydana gelen kazalarda yaşamını yitiren 5000 kişin adlarının bulunduğu maden Şehitleri Anıtı’na yürüdü.
Soma Şehitleri Mezarlığı girişinde basının sorularını cevaplandıran GMİS Genel Başkanı Ahmet Demirci şunları söyledi. “ Bildiğiniz gibi bundan 2 yıl önce tüm ülkemizin yüreğini acıyla dağlayan bir facia yaşandı burada. 301 arkadaşımız ekmeği uğruna girdiği madende, işçi sağlığı ve iş güvenliği tedbirlerinin gerektiği şekilde alınmamasının kurbanı oldu.  Bu facia Zonguldaklı maden işçisinin yüreğini daha bir başka dağladı. Çünkü Zonguldaklı maden işçisi 180 yıldır bu acılarla yoğrulmuş durumda. Yeraltına 5 binden fazla şehidi olan bir kent Zonguldak.
Bizler burada yaşamını yitiren 301 maden şehidimizi anarken, bu şehitlerimize olayın meydana gelmesinden sonra verilen pek çok hak içinde ayrıca bir şükran borcumuz var. Onlar sayesinde madenciler hafta da 2 gün hafta tatili, 2 asgari ücret tutarı maaş ve çalışma saatlerinde düzenlemeler gibi pek çok haklar elde ettiler. Bizler bu tür kazaların tekrar yaşanmamasını yüce Rabbimizden dilerken, şehitlerimizi de birkez daha rahmetle anıyor, geride kalanların da acılarını paylaşıyoruz”.

Soma Maden Şehitleri Mezarlığında Manisa Valiliği ve Soma Belediyesi tarafından düzenlenen etkinliğe Manisa Valisi Erdoğan Bektaş, Soma Belediye Başkanı  Hasan Ergene, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Selçuk Özdağ, AK Parti Manisa Milletvekili Recai Berber,  maden şehitlerinin aileleri ve çeşitli demokratik kitle örgütleri temsilcileri ve binlerce vatandaş katıldı.
Maden Şehitliğinde okunan Kur’an-ı Kerim’in ardından Manisa Müftüsü Sinan Cihan’ın  şehitler için okuduğu dua  dinleyicileri duygulandırdı.
Maden Şehitliğinde okunan Kur’an ve duaların ardından GMİS Genel Başkanı Ahmet Demirci ve GMİS yöneticileri ve madenciler, maden şehitlerinin mezarlarını tek tek dolaşarak dualar okudular. Mezarlıkta yapılan dini törenin ardından mezarlık girişinde gelen misafirler için kurulan mutfaklarda pişirilen sıcak lokma ve ayran dağıtıldı. Soma Ulucami’nde de Cuma Namazı sonrası mevlit okutuldu.


13 Mayıs 2016 Cuma

SENDİKACI’YA YAKIŞIR DAVETİYE

AYHAN AKGÜÇ’Ü KAYBETTİK



 Türkiye Taşkömürleri Kurumu (TTK) Üzülmez Müessesesi  (ÜTİM) İş Güvenliği mühendislerinden Ayhan Akgüç hayatını kaybetti.
İstanbul da tedavi görmekte iken hayatını kaybeden Ayhan Akgüç ,cumartesi günü memleketi Karabük Safranbolu Dedeoğlu camisinde öğlen namazının ardından kılınacak cenaze namazından sonra aile mezarlığına defnedilecek.
1955 doğumlu olan Ayhan Akgüç 2 sene önce kendisi gibi kanser tedavisi gören eşini kaybetmişti.
ÖZTÜRK HABER67 Haber sitesi  Ayhan Akgüç’e Allahtan rahmet, kederli ailesi , yakınları ve mesai arkadaşlarına baş sağlığı diler

12 Mayıs 2016 Perşembe

GMİS “SOMA FACİASI UNUTULMAYACAK”


Genel Maden İşçileri Sendikası (GMİS) Yönetim Kurulu, 13 Mayıs 2014 tarihinde Manisa’nın Soma ilçesinde meydana gelen maden faciasında hayatını kaybeden 301 maden şehidini saygı ve rahmetle anarak, tarihe üretim zorlaması kazası olarak geçen Soma Faciası’nın unutulmayacağını belirtti.
            GMİS’ten Soma Faciası’nın yıldönümü nedeniyle yapılan açıklama şöyle;
            “13 Mayıs 2014 tarihinde Manisa/Soma’da özel şirketin işlettiği bir maden ocağında ülkemiz madencilik tarihinin en büyük faciasını yaşadık. 301 madenci kardeşimiz hayatını kaybetti.
            Tüm maden şehitlerimize Allah’tan rahmet, yakınlarına ve madencilik camiamıza başsağlığı diliyoruz.
            Bugüne kadar yaşanan bütün maden kazalarında mutlaka bir teknik yetersizlik üzerinden açıklamalar yapılırken Soma faciası, üretim zorlaması gerekçesiyle tarihteki yerini aldı.
            Günlerdir devam eden belirtilerle kaza geliyorum diye bağırmasına rağmen çalışanların ve yönetenlerin, patron ve temsilcileri tarafından büyük bir baskı altında tutulması nedeniyle bu kaza meydana geldi.
            Genel Maden İşçileri Sendikası olarak kömür madenciliğinde özellikle yeraltı işletmeciliğinde kamunun varlığının küçültülerek taşeron şirketlere iş verilmesinin yanlışlığına, literatürde görülmemiş kazalara sebebiyet vereceğine dikkat çektik, uyarılarda bulunduk.
            Özel sektör mantığında kar önceliğiyle, iş sağlığı ve güvenliği önlemlerine yeterince kaynak aktarılmayacağını önemle belirttik.
Yeraltı madenciliğinin uzmanlık gerektirdiğini, eğitim ve tecrübenin çok önemli olduğunu, her şirketin madencilik yapamayacağını ısrarla vurguladık.
Her şeye rağmen özellikle Türkiye Taşkömürü Kurumu (TTK) Karadon ve Kozlu Müesseselerinde taşeron şirketin çalıştığı alanlarda yaşanan kazalar sonrasında her türlü eylem ve etkinlikle uyarılarımızı sürdürdük. Daha sonrasında meydana gelen Soma Faciası’nı da bir iş cinayeti olarak tanımladık.
            Soma Faciası sonrasında madencilik sektörümüzde yasal düzenlemeler yapılarak hem iş sağlığı ve güvenliği önlemleri arttırıldı hem de şehit madencilerin yakınlarına ve çalışmakta olan madencilere yeni sosyal haklar sağlandı.
            Biz bugün maden çalışanları olarak yeraltında çalışan arkadaşlarımız için en düşük ücretin iki asgari ücret olarak belirlenmesini ve çalışma süresinin 37.5 saate indirilerek hafta tatilinin 2 güne çıkartılmasını memnuniyetle karşıladık. Ancak bu kazanımların bedelinin Soma’daki arkadaşlarımızın hayatı olduğunu bilmek her zaman bizi büyük bir sorumluluk altında bırakmaktadır.
            Tüm maden şehitlerimiz gibi Soma’daki ve Ermenek’teki maden şehitlerimizi de unutmayacak, unutturmayacağız.
            Bir daha böyle göz göre göre gelen faciaların yaşanmaması için sesimizi yükseltmeye, mücadele etmeye devam edeceğiz.
13 Mayıs 2016 tarihinde Yönetim Kurulumuz ve çok sayıda arkadaşımızla Soma’da olacak ve maden şehitlerimizi anma etkinliklerine katılacağız.
Tüm maden şehitlerimizi bir kez daha saygı ve rahmetle anıyoruz.”

HARUN ERSOY MEZARI BAŞINDA ANILDI



Demir Medya eski Genel Koordinatörü ve Karaelmas Gazeteciler Derneği KGD eski Başkan Yardımcılarından rahmetli gazeteci Harun Ersoy ölümünün 2. Yılında mezarı başında anıldı.

Karaelmas Gazeteciler Derneği KGD tarafından yapılan ziyarete Başkan Osman Sav, Başkan Yardımcıları Mustafa Emen, Çetin Özdemir, yönetim kurulu üyesi Ender Yüksel, Selçuk Koçaklı ile eski gazetecilerden Şakir Kandemir hazır bulundu.

KGD Yönetim Kurulu Başkanı Osman Sav yaptığı konuşmada şu görüşlere yer verdi.

“Rahmetli Harun Ersoy abimizi özlüyoruz ve arıyoruz. Kalemi çok güçlü ve topluma yön veren yazdığı yazılarla ses getiren değerli bir gazeteciydi. Bizler arkadaşları olarak geçen sene olduğu gibi bu sene de mezarını ziyaret ederek kendisini unutmadık ve unutmayacağız. Genç kuşak gazetecilerin inşallah Harun Ersoy gibi olmalarını diliyorum. Allah rahmet eylesin mekanı cennet olsun.”

 

10 Mayıs 2016 Salı

ÜNİVERSİTE ÖĞRENCİLERİNDEN KÖY HALKINA ANLAMLI EĞİTİM

Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesin Eğitim gören yaklaşık 11 öğrenci tarafından Sosyal Sorumluluk Projesi kapsamında Kozlu İlçesine bağlı ı Esenköy de yaşayan vatandaşlara yönelik İlkyardım Eğitimi düzenlediler.


Düzenledikleri eğitimde acil durumlarda vatandaşların yaşadıkları ev ve arazi ortamında ilk dakikalarda hayatı kurtarmaya yönelik yapılabilecek ilkyardım müdahalelerinden nelere dikkat edilmesi gerektiği başta olmak üzere ,kalp krizi,tansiyon ve şeker hastalıkları, yüksek ateş,havale,kırıklar,zehirlenmeler,kanamalar ve trafik kazaları olmak üzere İlkyardım hakkında öğrenciler tarafından bilgiler verildi.

. Eğitim konularının yanı sıra soru cevap bölümünde de pek çok konuda doğru bilinen hatalı uygulamalar gün yüzüne çıktı. Bülent Ecevit Üniversitesi öğrencilerinin köylerine kadar gelerek vermiş oldukları eğitimden son derece mutlu olduklarını belirten Esenköy muhtarı Armağan Yılmaz ise; " acil durumlarda yapılacaklar konusunda bilgili olduğumuz söylenemez.Özellikle tarla bahçe işlerinde karşılaşılan hayati durumlarda ne yapacağımızı bilemiyoruz.Böyle bir eğitimin köyümüzde düzenlenmesine vesile olan başta Bülent Ecevit ÜniversitesiRektörümüz Sayın Prof Dr Mahmut ÖZER e, Uluslar arası İlkyardım Derneği Başkanı ve aynı zamanda Zonguldak eski İl Sağlık Müdürü Sayın Dr. Murat İlikhan’a ve öğrenci kardeşlerimize vermiş oldukları son derece önemli eğitimlerinden dolayı sonsuz teşekkür etmek istiyorum “ dedi. .



BEÜ ÖĞRENCİLERİ TEMİZLEDİKLERİ MEZARDA MEVLİT OKUTACAKLAR


Bülent Ecevit Üniversitesi (BEÜ) Maden Mühendisleri Bölüm öğrencileri Sosyal Sorumluluk projesi kapsamında bundan bir süre önce Kozlu Maden Şehitliği mezarlığının içerisini ve çevresini temizlemişlerdi.

Üniversite öğrencileri Bu kez temizledikleri Kozlu Maden şehitliği mezarında 14 Mayıs Cumartesi günü saat 14’ de mevlit okutacaklar.

BEÜ Maden Mühendisleri Bölüm öğrencileri Cumartesi günü saat 14’ de okutacakları mevlit’e Tüm Zonguldak halkının davetli olduğunu ifade ettiler.

Kozlu sakinleri ve Maden şehit yakınları ise BEÜ Maden Mühendisliği Bölüm öğrencilerinin Sosyal Sorumluluk projesi çerçevesinde gerçekleştirdiği mezarlık temizlemelerini büyük takdir ve beğeni ile takip ettiklerini belirterek bu projeyi gerçekleştirenlere teşekkür ettiler.





9 Mayıs 2016 Pazartesi

TRAFİK HAFTASINDA SAĞLIKÇILAR YAŞAMA YOL VERİN DEDİLER


         Zonguldak İl Emniyet Müdürlüğü ile İl Sağlık Müdürlüğü tarafından trafik haftası etkinlikleri kapsamında Valilik önünde,  112 Acil Çağrı Merkezinin gereksiz meşgul edilmesinin önlenmesi ve trafikte seyreden ambulansın geçiş önceliğine özen gösterilmesine yönelik toplumsal farkındalık oluşturmak için stant kuruldu
" Yaşama Yol Ver " projesi  kapsamında Valilik önünde ve caddede Sağlık Müdürlüğüne bağlı Acil ve Afetlerde Sağlık Hizmetleri (112) de görevli personeller tarafından öğrencilere ve vatandaşlara üzerinde hayat kurtarmaya sen de yardımcı ol yazılı el broşürü, oto kokusu, şapka gibi tanıtım ürünleri hediye edilerek bilgilendirildiler. Özellikle dağıtılan el broşürleri ile 112 nin ne zaman aranacağı, 112 çağrı merkezi ile yapılan konuşmalarda nelere dikkat edileceği, 112 ekipleri verilen adrese ulaşana kadar vatandaşların ne yapmaları gerektiğini, trafikte ambulansın siren sesi duyulunca neler yapılması gerektiği konularında vatandaşlara hatırlatmalar yapıldı.
       Öte yandan İl Sağlık Müdürü Dr. Bilal Cin ise yaşama yol ver projesi kapsamında etkinliklerinin ve farkındalık artırıcı çalışmalarının önümüzdeki günlerde de geniş kapsamlı olarak devam edeceğini belirtti

7 Mayıs 2016 Cumartesi

ANNELER GÜNÜNDE HAYATA DÖNDÜM



AHMET ÖZTÜRK

Başkentimiz Ankara’yı suyolu yaptığım için bu kez hiç heyecanlanmamıştım. Güle oynaya gitmiş ve hatta yatağa yattığımda eşimin sürekli şekilde gözlerimin içine bakmasına da mana verememiştim. O yüzden de kafama bile takmamıştım. Yanı başımda tanımadığım ve sonra tanıyacağım arkadaşın kendi kendine konuşmasına bile aldırış etmemiştim.

Gecenin ilerleyen saatlerinde yattığım odaya gelen oğlum Aytaç’a bile şaşırmamıştım. Hâlbuki Aytaç odama gecenin bir saatinde girmezdi. Neden odaya geldiğini hiç düşünememiştim.
Yorgun muydum ne? Yine dalmıştım uykuya. Sabah ezanı ile gözlerimi açtım. Ezan o kadar güzel, o kadar makamlı okunuyordu ki birden doğruldum yatağımdan.

Yatağımın bir kenarında Küçük oğlum Sertaç, diğer tarafında damadım Serdar ve ayakta dolanan büyük oğlum Aytaç”ı gördüm. Çok şaşırmış ve bir o kadar da çok sevinmiştim. Oğullarım ve damadım da yanımdaydı. Kızım Banu ve torunum Ece mira da odaya gelmek istemişler ama kurallar gereği torunumu yanıma sokmamışlar.

Sabahın aydınlanan ışıkları ile beraber odam ana baba günü gibi olmuştu. Kızım, Oğullarım, Kardeşlerim Ayşe, Fatma, Aziz, Abim Şevket, hepsi bana el sallıyordu.

Kefen gibi tek parça olan ve yeşil kıyafet, kafamda bone ile asansöre bindirilmek üzere sedyenin üstünde giderken olayın vahametini ancak anlamıştım. ‘Hakkınızı Helal edin’ demek istedim. Ama boğazıma bir şeyler düğümlenmişti, diyemedim. Asansörde baş başa kaldığımız hemşire hanıma

” Sakın beni bayıltmayın. Hocaya söyleyeceklerim var. Kalbimi göğsümden çıkartıp masanın üstüne koyduktan sonra bir güzel temizlesin! Demek istiyorum“ dedim ve sonrasını hatırlamıyorum…

Gözlerimi yarı açtığımda yatakta oturur vaziyette duruyor, ağzımda, burnumdaki hortumlara rağmen nefes almaya çalışırken bir taraftan da kulaklarımı çınlatan ‘ dinkkkk … dankkk…. Zirrrnnn, zırnnn ‘diye öten seslerin nereden geldiğiniz anlamaya çalışıyordum, fakat ne olduğunu anlayamadın Tekrar sızıp kalıyordum.

Etrafımda adeta uçan mavi, beyaz, yeşil gömlekli melekler, kanatlanmış ve başıma toplanmış gibiydiler. Birisi pamukla ağzıma su veriyor, diğeri ise başucumda Dinkkk… Dankkk… Zırnnn diye öten aleti susturmaya çalışıyor, diğeri ise beni yatağımdan dik durmamı sağlayacak şekilde doğrultmaya çalışıyordu.

Kaldığım yerin penceresi olmadığından günün gece mi, gündüz mü bilemiyordum. Orada sadece ben değilmişim meğer. Kendime gelmeye başladığımda benden başka 4 kişinin benim gibi yatakta ve her bir kişiye bir hemşire düşecek şekilde tam 8 kişi olduğumuzu fark ettim.

Uyuyor ve ne kadar uyuduğumu bilmeden yeniden uyanıyordum. Her uyanışımda ise o kahredici ‘Dinnnkk… Dankkk…. Zırnnn’ sesleri kulaklarımda çınlıyordu.

Hemşireler ise o sesleri susturmak için yatanların başında nabız ölçüyor, kalp atışlarını dinliyor, ihtiyacı olana su veriyordu.

Yatağın üzerinde dik yatmaktan mı yoksa neşterden mi olacak, uykuya dalar dalmaz rüya görüyorum ve rüya saatler sürüyor gibiydi. Ama gözümü açtığımda karşı duvarda duran saate baktığımda uyumakla uyanmak arasında geçen süre sadece 5 dakika… Nasıl oluyor da 5 dakika içerisinde bu kadar rüya görüyordum anlamıyordum.

Rüyamda annemi görüyordum. O bembeyaz başörtüsü, yarı güleç yüzü ile hafif başını eğip bana bakıyor ve elleri ile başımı okşuyordu.

Yatakta dik yatmaktan, hatta yatmak demeyelim dik durmaktan kaba etlerim cayır cayır yanıyordu.

Etrafı görünmeyen dört duvar olan odadan ne ara çıkarıldım hatırlamıyorum bile. Gündüz mü, gecemi onu bile bilmiyordum. Gözlerime sanki ağır taşlar bağlanmış açmakta zorlanıyordum.

Benden 3–5 metre ötede kapının önünde bana el sallayan, ağabeyimi, kız kardeşimi, Yengemi, eşimi, oğlumu ve yarı bulanık bir şekilde gördüm. Hepside bana el sallıyor, elleri ile öpücük yolluyorlardı. Kimisi de cep telefonları ile resmimi çekmeye çalışıyordu.

Elleri ile öpücük yollayan kardeşlerim, çocuklarım ve eşim ağlıyorlar mıydı, Onu bile anlamıyordum, ama gözyaşları süzülerek yanaklarından akarken diğer elleri ile sildiklerinden emindim.

Ne olduğunu anlamak için etrafıma bakıyordum.

Yatakta yatanların hepsinin göğüsleri açık ve göğüslerinin tam ortasında up uzun sarılı bantlar vardı ve tabi ki benimde göğsümde sargılıydı.

Kapının dışından bana bakan akrabalarım bir süre sonra çıkıp gidiyor, bir diğerleri geliyordu. Gelenlerin hepsi de bana acıyan gözlerle bakıyor ve ağladıklarını göstermemek için çaba sarf ediyorlardı.

Nedense çok duygusal olduğum halde gözümden bir damla yaş akmıyordu. Sanki taş kesilmiştim. Duygularım, sinirlerim alınmış gibi öylece bakıyordum.

Dışarıdaki ağlaşmalar, feryat seslerini duyuyordum ama ne olduğunu hala kestiremiyordum. Kimi ‘çok şükür’ diyor, kimisi, ‘Allah kurtardı’ diyordu.

Ölmüş müydüm, yoksa ölümden mi döndüm?

Bu sorunun cevabını tamamen kendime geldiğimde beni ameliyat eden doktorlardan öğrendim. Meğer ben açık kalp ameliyatı olmuş ve 2 damarım değişmişti.

20l5 Mayıs ayının ilk haftası idi ve ben hala hastanedeydim ve telefon ile görüşmem yasaktı. Ancak ben bir yolunu bulup kızımı ve kızımdan ayırt etmediğim kızım gibi sevdiğim gelinim gelinimi kaçamak yapıp aradığımı, kızımın ve gelinimin Anneler gününü kutladığımı ve onların telefonun diğer ucundan “Aaaaaa babam… Babacığım” Diyerek hıçkırarak ağladıklarını hatırlıyorum.

Hisleri alınmış, duygudan yoksun, acı hissetmeyen ben, güçlükle yatağıma giderken hıçkıra hıçkıra ağladığımı hayal meyal hatırlıyorum ve sonra gözlerimi açtığımda başımın ucunda beni ameliyat eden doktorları görüyorum.

Bu olayın ardından tam bir yıl geçti. Yani By Pas ameliyatı olalı tam bir yıl oldu. Bir yıl önce anneler gününde ölmüş ve yine anneler gününde hayata dönmüştüm.

Anneler gününde ölüp, yine anneler gününde dirilmek işte böyle bir şey. Çok şükür yine aranızdayım ve Tüm annelerin anneler gününü kutlamak bana nasip oldu.

Bu anımı sizlerle paylaşmak bana bir yıl sonrada nasip olduğu için şükrediyor, Tüm annelerin anneler gününü kutluyor, hayatlarını kaybeden tüm annelere Allahtan rahmet diliyorum