28 Ekim 2016 Cuma

İL EMNİYET MÜDÜRÜ OSMAN AK’DAN BAŞKAN AKDEMİR’E VEDA ZİYARETİ



             Emniyet Müdürleri Kararnamesi ile Adana’ya tayini çıkan İl Emniyet Müdürü Osman Ak, Zonguldak Belediye Başkanı Muharrem Akdemir’e ‘veda’ ziyaretinde bulundu. Zonguldak’ta görev yapmaktan dolayı çok mutlu olduğunu dile getiren İl Emniyet Müdürü Osman Ak’a ziyaretlerinden dolayı teşekkür eden Belediye Başkanı Muharrem Akdemir; “Müdürümüze ziyaretlerinden ötürü teşekkür ediyorum. Devlet memurluğunda tayinler yaşanmaktadır. Zonguldak’ta kısa süre kaldığını düşünüyorum. Kendisiyle güzel bir çalışma ortamı yakalamıştık. Mesleği ile ilgili de kendisini her zaman takdir etmişimdir. Deneyimli, profesyonel, uzaman bir yapısı var. Emniyet teşkilatı için önemli kazanım olduğunu düşünüyorum. Zonguldak içinse, büyük bir kayıp diye düşünüyorum. Büyük ve güzel bir şehre gidiyor. Adana’da da başarılı bir çalışma ortamı sağlayacağını düşünüyorum. Ailecek görüştük ve kendisine bundan sonraki çalışmalarında başarılar diliyorum.” şeklinde konuştu.
İl Emniyet Müdürü Osman Ak ise, Belediye Başkanı Muharrem Akdemir’e çalışmalarında başarılar dileyerek, kendisine teşekkür etti.

            Konuşmaların ardından Belediye Başkanı Muharrem Akdemir, günün anısına İl Emniyet Müdürü Osman Ak’a Zonguldak’ın yöresel ürünlerinin yer aldığı hediye kutusu armağan etti.  

7 Ekim 2016 Cuma

MÜSİAD, MiLLETVEKiLLERiYLE SORUNLARI VE ÇÖZÜM YOLLARINI GÖRÜŞTÜ







MÜSİAD Zonguldak Şubesi Başkan¹ Salih Yılmaz ve MÜSİAD Üyesi Ak Parti Gökçebey ilçe Başkanı Lokman Aydın ile Ankara’da milletvekillerini ziyaret etti. Ak Parti Milletvekili Özcan Ulupınar’¹ ziyaretinde Ak Parti Genel Başkan yardımcısı Mehdi Eker ile de bir süre sohbet eden MÜSİAD Zonguldak Şubesi Başkanı Salih Yılmaz ve Lokman Aydın, Milletvekili Faruk Çaturoğlu ile de bir süre görüş alış verişinde bulundular.
Zonguldak sorunları ve çözüm yolları üzerine Milletvekilleriyle istişarelerde bulunduklarını söyleyen MÜS©AD Zonguldak Şubesi Başkanı Salih Yımaz, kent adına, ülke adına yapılabilecek her girişimde olabileceklerini vurguladı.

TTK ÜTİM’DE BAŞARILI DEPREM TATBİKATI




Perşembe günü saat 14.00 sularında Türkiye Taşkömürleri Kurumu Üzülmez Müessesesi( ÜTİM) Müdürlüğünde yeraltında çalışan Maden işçilerine yönelik tahliye tatbikatı gerçekleştirildi.
Senaryo gereği saat 13.45 de Filyos açıklarında 6,9 şiddetindeki meydana gelen deprem sonucunda ocaklarda ortaya çıkan hasar üzerine hemen kriz masası toplandı. Müessese müdürünün talimatı ile saat 14.oo Ocakların tahliyesine karar verildi.
Yapılan uyarı ve talimatlar çerçevesinde ocaklar kısa sürede boşaltılarak karo sahasındaki toplanma yerinde toplanılarak işçi sayısını belirlemek için yoklama yapıldı. Aynı zamanda Bilgi işlem siteminden çipli lambalar vasıtası ile tüm ocak çalışanların hareketleri takip edildi, ocaktan tahliye olan işçilerin maskeleri açılarak denendi.
Daha sonra İş Güvenliği uzmanı Mühendis  İsmail Arslan, tatbikat hakkında şu bilgileri verdi. “yapılan tatbikat ile ocaklarda meydana gelebilecek olası müessif bir olay anında işçilerimizin nasıl hareket edebileceği, kendilerinin teçhizatları olan gaz maskelerini anında kullanma kabiliyetleri, İşçilerimizin ocak içindeki hareketlerini takip edebilmek için devreye sokulan çipli lambalar ile yerlerinin anında tespitinin yanı sıra toplanma alanına ne kadar zaman içerisinde gelebileceklerini gördük. Tatbikatımız tahminimizin de üstünde başarılı geçti. Madenci arkadaşlarıma Katılımlarından dolayı teşekkür ederim” dedi
Öte yandan tatbikat alanında üzülmez Müessesesi Müdürü Recep Danacıoğlu, Müd,Yardımcıları Ali Hekim, Gültekin Kara ve İlyas Kayalı , İş Güvenliği uzmanları. İş yeri hekimleri, ilk yardım ekipleri ve ambulansların hazır olduğu gözlendi.

DEV CİĞER MAKETİ ÜZERİNDE EĞİTİM VERİLDİ


 
 
Türkiye Halk Sağlığı Kurumu Kanser Daire Başkanlığı ve Pembe Hanım Kanserli Hasta ve Yakınları Dayanışma Derneği işbirliği ile akciğerin çalışma sistemi, akciğer kanseri ve akciğer hastalıkları konusunda halkımızın bilgilendirilmesi ve farkındalık oluşturması amacıyla vatandaşlar akciğer kanseri konusunda bilgilendiriliyor..
Halk Sağlığı Müdürlüğüne bağlı Bulaşıcı Olmayan Hastalıklar ve Kanser Şubesi Müdürlüğü Koordinatörlüğünde Kozlu sahil yolunda bulunan Esas 67 Burda Alışveriş Merkezinde kurulan iki buçuk metre yüksekliğinde ve iki buçuk metre genişliğinde dev akciğer maketi üzerinde vatandaşlara ve ana okulunda eğitim gören minik öğrenciler ve  vatandaşlara maket üzerinde akciğer kanseri konusunda bilgilendirildikten sonra konu ile ilgili olarak sağlık ekipleri tarafından el broşürleri dağıtıldı. 
Zonguldak Halk Sağlığı Müdürü Dr. Yusuf Kaya konu ile ilgili olarak yapmış olduğu açıklamada ise şöyle dedi. “ Akciğer vücudumuzun oksijen gereksinimini sağlayan organımızdır. Her organ gibi akciğerimiz de birçok hücreden oluşur. Bu hücreler akciğerin normal olarak görevini yapabilmesi için ihtiyaç doğrultusunda bölünerek çoğalırlar. Akciğer kanseri, yapısal olarak normal akciğer dokusundan olan hücrelerin ihtiyaç ve kontrol dışı çoğalarak akciğer içinde bir kitle (tümör) oluşturmasıdır. Burada oluşan kitle öncelikle bulunduğu ortamda büyür, daha ileriki aşamalarda ise çevre dokulara veya dolaşım yoluyla uzak oranlara yayılarak (karaciğer, kemik,beyin vb. gibi) hasara yol açarlar. Bu yayılmaya metastaz adı verilir.

6 Ekim 2016 Perşembe

AKDEMİR 5 EKİM DÜNYA ÖĞRETMENLER GÜNÜ’NÜ KUTLADI


              Zonguldak Belediye Başkanı Muharrem Akdemir 5 Ekim ‘Dünya Öğretmenler Günü’nü’ kutlayarak yazılı bir açıklama yaptı. Öğretmenlik mesleğin kutsallığından bahseden Başkan Akdemir; “Türkiye’de her yıl 24 Kasım Öğretmenler Günü olarak kutlanır ancak, pek çok ülkede 1994’den beri her yıl 5 Ekim günü UNESCO tavsiyesiyle Öğretmenler Günü olarak kutlanmaktadır. Ülkemizde geleceğimizin teminatı gençlerimiz tarafından demokrasinin yaşam biçimi olarak benimsenmesi, mili ve manevi değerlerimize bağlılığın artırılması eğitimle gerçekleşecek ve ülkemizin en gelişmiş ülkeler düzeyine ulaşmasında en büyük pay hiç kuşkusuz öğretmenlerimize ait olacaktır.
              Çağdaş medeniyetler düzeyine ulaşmak, refah düzeyi yüksek, mutlu bireylerin yaşadığı bir toplum yaratmanın yolu, öğretmenlik mesleğini her bakımdan donanımlı hale getirmek, kaliteli öğretmen yetiştirilmesi için her türlü ortam ve imkan sağlamaktan geçmektedir.  Bu sayede, dünyada yaşanan ve yaşanacak çağdaş adımlar daha emin adımlarla atılmalıdır.
             Bu duygu ve düşüncelerle, dünyada ve ülkemizin her köşesinde öğretmenlik mesleğini icra etmeye çalışan ve fedakârlıkların en büyünü gösteren, eğitmeyi ve öğretmeyi bir ideal olarak benimseyip ülkemizi çağdaş medeniyet seviyesine çıkarma gayreti gösteren tüm öğretmenlerimizin 5 Ekim Dünya Öğretmenler Günü’nü kutlar, sevgi ve saygılarımı sunarım.”

5 Ekim 2016 Çarşamba

BAŞKAN AKDEMİR’DEN DOKTORLARA TEŞEKKÜR PLAKETİ








       Zonguldak Belediye Başkanı Muharrem Akdemir, sosyal sorumluluk projesi kapsamında her yıl sünnet şöleni gerçekleştirerek, maddi durumu olmayan çocukları erkekliğe ilk adımı atmalarını ve gönüllerince eğlenmeleri imkânını sağlıyor. Belediye Başkanı Muharrem Akdemir, bu kapsamda Atatürk Devlet Hastanesi doktorlarına, göstermiş oldukları duyarlılıktan dolayı teşekkür ederek, çocukların erkekliğe ilk adım atmalarını sağlayarak, başarılı bir operasyon gerçekleştirdikleri için kendilerine teşekkür plaketi takdim etti.Konuyla ilgili açıklama yapan Zonguldak Belediye Başkanı Muharrem Akdemir; “Zonguldak Belediyesi olarak her yıl çocuklarımızı erkekliğe ilk adımlarını attırıyoruz. Genelde maddi durumu olmayan ailelerimizin çocukları belediyemize başvuru yapıyorlar ve bizde hastanemizde çocuklarımızı sünnet ettiriyoruz. Sünnet kıyafetlerini kendilerine veriyor, onları gezdiyor ve plajımızda eğlence düzenliyoruz. İşlerimizin yoğunluğundan anca doktorlarımızın yanına gelebildik. Toplu sünnet programında doktorlarımıza ilgi ve alakalarından ötürü teşekkürü bir borç bildik.” şeklinde konuştu. Belediye Başkanı Muharrem Akdemir başta hastane yöneticisi Dr.Hasan Tosun’a yardımlarından dolayı teşekkür ederek, sünnet yapan tüm doktorlara çalışmalarında başarılar diledi. 

DÜNYA YÜRÜYÜŞ GÜNÜ DÜZENLENDİ






       Zonguldak Halk Sağlığı Müdürlüğü tarafından 3-4 Ekim Dünya Yürüyüş Günü sağlıklı yaşamın teşviki, obezitenin önlenmesi ve toplumda düzenli ve yeterli fiziksel aktivite alışkanlığı kazandırılması amacıyla sağlıklı yaşam yürüyüşü düzenlendi.
      Kozlu sahil yolunda bulunan İstanbul parkta  düzenlenen yürüyüşe İl Sağlık Müdürü Dr. Bilal Cin, Halk Sağlığı Müdürü Dr. Yusuf Kaya, Halk Sağlığı Müdürlüğüne bağlı Bulaşıcı Olmayan Hastalıklar ve Kanser Şube Müdürü Esin İlhan, Çevre Sağlığı Şube Müdürü Selim Aydın, Kantin İşletmecileri Derneği Başkanı Süleyman Erbay ve sağlık çalışanlarının yanı sıra vatandaşlarda katıldılar.
       Dünya yürüyüş günü nedeniyle bir açıklama yapan Halk Sağlığı Müdürü Dr. Yusuf Kaya açıklamasında şöyle dedi. “  Günümüzde toplumun fiziksel aktivite konusunda bilgi düzeyinin yetersiz olması, fiziksel aktivitenin sağlık için öneminin yeterince anlaşılamaması ve giderek daha hareketsiz bir yaşam tarzının benimsenmesi, toplumda obezite, kalp-damar hastalıkları, hipertansiyon, diyabet, osteoporoz gibi kronik hastalıkların görülme sıklığını artıran önemli nedenlerden biri olmuştur. Fiziksel hareketsizlik dünya genelindeki ölümlerin dördüncü önde gelen risk faktörü olarak belirlenmiştir.
     Toplumun büyük bir çoğunluğunda fiziksel aktivite, “spor” kelimesi ile eşanlamlı olarak algılanmaktadır. Oysa fiziksel aktivite, günlük yaşam içinde kas ve eklemlerin kullanılarak enerji harcaması ile gerçekleşen, kalp ve solunum hızını artıran ve farklı şiddetlerde yorgunlukla sonuçlanan aktiviteler olarak tanımlanmaktadır. Bu kapsamda spor aktivitelerinin yanı sıra egzersiz, oyun ve gün içinde yapılan çeşitli aktiviteler de fiziksel aktivite olarak kabul edilmektedir.
    Fiziksel aktivitenin sağlığın koruyucu ve geliştirici etkisinin görülebilmesi için günlük aktivitelerin yanı sıra  yetişkin yaş grubunda haftanın 5 (beş) günü en az 30 dakika; 5-17 yaş grubu için ise günde en az 60 dakika orta şiddette fiziksel aktivite yapılmalıdır.
   Fiziksel aktiviteden daha fazla yarar elde edebilmek ve sağlığı koruyup geliştirebilmek için düzenli olarak yapılmalı ve yaşamın bir parçası haline getirilmelidir  “

İL GENEL MECLİSİ ÜYELERİNDEN BAŞKAN AKDEMİR’E DESTEK












Cumhuriyet Halk Partisi (CHP ) İl Genel Meclisi üyeleri, Zonguldak Belediye Başkanı Muharrem Akdemir’i makamında ziyaret ederek, geçtiğimiz gün yaşanan sel felaketinden dolayı kendisine ‘geçmiş olsun’ dileklerinde bulundu.
       Sel felaketi sırasında Antalya’da seminerde olduklarını ifade eden CHP İl Genel Meclis üyesi ve Grup Sözcüsü Fikret Zaman; “Sel felaketi yaşadık. Arkasından basında özellikle siyasi ve diğer partilerden belediye başkanımıza karşı sitem vardı. İl Başkanımız bizi çağırdı. Ancak biz o zaman Antalya’da seminerde olduğumuz için Başkanımızın yanında yer alamadık. Ziyaretimiz bugüne denk geldi. Biz görevimizin başında, sorunları çözmek için varız.  Ayrıca şu konulardan da bahsetmek istiyorum: İl Genel Meclisi tarafından Eylül ayı içerisinde yaptığımız köylere hizmet birliği toplantısında, özellikle muhtarlar su olmadığından, traktörle beraber derelerden su taşıdıklarından ve suları klorlama imkanları olmadığından dolayı şikayetleri vardı. Biz il genel meclisinde 5 buçuk milyonluk bir borçlanmaya imza atmıştık. Biliyorsunuz, Zonguldak göç veriyor. Özellikle köylerimiz yoğun bir şekilde göç veriyor. Nedeni ise ekonomik… 14 yıllık iktidar, herhalde bunun sorumlusudur. 5 buçuk milyonluk borçlanma bir türlü geçmedi, onaylanmadı. Bu bizim için bir umuttu. TTK’nın durumunu görüyorsunuz. Çalışan sayısı 7 binlere kadar indi. Bu iktidar geldiğinde çalışan sayısı 17 bindi. Bir eleştiri yaparken insanlar aynaya bakacak.” diyorum şeklinde konuştu.

              Ziyaretten duyduğu memnuniyeti dile getiren Zonguldak Belediye Başkanı Muharrem Akdemir, vatandaşlara vermiş oldukları sözleri yerine getirmek için ekibi ile birlikte çalışmalarına tüm hızıyla devam ettiğini söylerken, muhalefetin onurlu ve erdemli bir şekilde yapılması gerektiğini ifade etti. Başkan Akdemir; “Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) üyesi olmak bir ayrıcalıktır. Aniden bastıran yoğun yağmur nedeniyle sıkıntı yaşadık. Muhalefet tabiî ki muhalefetliğini yapacaktır. Her zaman şunu söylüyorum: siyaset erdemli ve onurlu yapılmalıdır. Ağzımızdan çıkan kelimenin halka ne şekilde yansıyacağı ve karşımızdaki insanı ne derece üzeceği iyi değerlendirilmelidir. İl genel meclisi toplantıları basından da takip ediyorum. siyaset halkı kandırmak adına siyaset yapılmamalı. Maalesef muhalefet muhalefetliğini bu yönde yapıyor. Şahsen bu tarz üslubu hiçbir zaman benimsemedim. Siz de bir meclis var. Bizde de bir meclis var. Her zaman Türkiye’ye örnek olalım istiyorum. Herkesin düşüncesi bir değildir. Ancak halkın gözünün içine baka baka yalan söylemek hiç olmuyor. Biz halkımıza verdiğimiz sözleri yerine getirmek adına çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Tabiî ki aksaklıklar olacaktır. Örneğin bir mahallemize bugün beton dökmemiz gerekiyordu ama yağmur bu çalışmamızı engelledi. Bizler, teknik ekibim ve diğer ekibim olmak üzere çalışmalarımızı var gücümüzle sürdürüyoruz. Ziyaretiniz beni oldukça memnun etti, desteklerinden ötürü teşekkür ediyorum.” şeklinde konuştu. 

3 Ekim 2016 Pazartesi

SAĞLIK MÜDÜRLÜĞÜNDE ASKOM TOPLANTISI YAPILDI


 

 Zonguldak İl Sağlık Müdürlüğü tarafından İl genelinde acil sağlık hizmeti ile ilgili kurum ve kuruluşlar arasındaki koordinasyon ve işbirliğini sağlamak üzere kurulan İl Acil Sağlık Hizmetleri Koordinasyon Komisyonu   İl toplantısı yapıldı.
       Sağlık Müdürlüğü Eğitim salonunda düzenlenen  “ ASKOM  “ toplantısına İl Sağlık Müdürü Dr.Bilal Cin, Müdür Yardımcısı Dr. Emre Karaahmetoğlu, 112 Şube Müdürü Uğur  Alagöz, Kamu Hastaneleri Birliği Genel Sekreterliğinden Dr. Orhan şahin,  Karaelmas Üniversitesi Tıp Fakültesi Acil Birim Sorumlusu Yrd.Doç.Dr. A.Cüneyt Kocagil, Atatürk Devlet Hastanesi Başhekim Yardımcısı Uzman Dr. Ertuğrul Güner, Uzun Mehmet Göğüs ve Meslek  Hastalıkları Hastanesinden Uzman Dr. Pınar Acar, Kadın Doğum ve Çocuk Hastalıkları Hastanesinden Başhekim Yardımcısı  Uzman Dr. Pınar Turhan, İl Ambulans Servisi Başhekimi Dr. Murat Alparslan, İlçe Devlet  Hastaneleri Başhekimlerini yanı sıra Özel Hastaneler Başhekimleri katıldılar.
       İl Sağlık Müdürü Dr. Bilal Cin Başkanlığında düzenlenen toplantıda, İl genelinde anne ölümlerinin  önlenmesine yönelik alınacak tedbirler,özellikle kış aylarında gebelerin sevk işlemleri ve koordinasyonu görüşülmüş ayrıca  hastane Başhekimlikleri tarafından oluşturulan  “ Hastane sevk değerlendirme komisyonlarının “ gönderdiği sevklerin tekrardan değerlendirmeleri yapılmıştır. İlimiz bünyesinde hastaneler arası sevk ve ilimizden diğer illere yapılan sevklerin sebepleri ve yaşanılan problemler gözden geçirilerek çözümlerine dönük planlamalar yapılmıştır.Toplantıda alınan kararlar tüm sağlık tesislerine bildirilmiştir. 

2 Ekim 2016 Pazar

ZONGULDAK'TA ANAYASA TARTIŞILDI


PS:EUROPE Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Deniz Yavuzyılmaz’ın  hazırladığı, Avrupa Siyasal ve Sosyal Araştırmalar Enstitüsü (PS:EUROPE)Sizleri, ÖNCE Demokrasi Platformu, Sosyal Demokrasi Derneği ve Zonguldak Demokrasi Platformu’nun ortak koordine ettiği “Zonguldak Anayasa Tartışıyor” adlı panel dün Genel Maden İş Sendikası(GMİS) Toplantı Salonu’nda düzenlendi. Modaratörlüğünü Zonguldak Barosu Başkanı Av.İbrahim Kerem Ertem yaptığı, açılış konuşmasını Zonguldak Demokrasi Platformu Sözcüsü Yard. Doç.Dr. Erdoğan Kaymakçı'nın yaptığı ve Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi ve ANAYASADER Başkanı olan Prof.Dr. İbrahim Ö. Kaboğlu ve PS:EUROPE Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı ve Sosyal Demokrasi Derneği Zonguldak İl Temsilcisi Deniz Yavuzyılmaz konuşmacı olarak katıldı.
Açılışta konuşan Kaymakçı, “Tüm bu koşullar dikkate alınarak değerlendirildiğinde bu süreçte ihtiyacımız olan daha fazla demokrasidir” dedi.
“NE GEZİ YAŞANIRDI, NE DE 15 TEMMUZ”
Anayasal dayatma karşısında seçeneksiz kalmamaları gerektiğini ifade eden Kaymakçı, “ Öncelikler konusunda hemfikir olan herkesi, her yerde ‘Önce demokrasi’ forumları ve anayasa kürsüleri oluşturarak, bu ortama anayasa yapılamaz, önce demokrasi fikri etrafındaki en geniş birliği sağlayacak, anayasal dayatma karşısında seçeneksiz olmadığımızı ortaya koyacak demokratik tartışma mücadele zemini yaratmaya ve güçlendirmeye çağırmaktır.Tüm bu koşullar dikkate alınarak değerlendirildiğinde bu süreçte ihtiyacımız olan daha fazla demokrasidir. Bundan önce bu yapının gerçekleştirdiği anayasa tartışmalarında da değinildiği gibi “Mevcut anayasanın yüzde 10’una bile uymadılar ama her sorunun sebebi günah keçisi gibi anayasayı gösterdiler. Tam tersi. Anayasaya uysalardı ne Gezi yaşanırdı, ne de 15 Temmuz. Hem anayasaya uymayacaksın hem de yeni bir anayasa tüm sorunları çözermiş gibi anayasa fetişizmi yapacaksın. Bu bir çelişkidir” şeklinde konuştu. 
“KORKUMUZU YENEREK MÜCADELE ETMELİYİZ”
Konuşmasına devam eden Kaymakçı, aldatılmamak ve kandırılmamak için kazanımları çok iyi bilmeleri gerektiğini ve korkumuzu yenerek mücadele etmeleri gerektiğini söyleyerek:
“Anayasa yeni olunca daha iyi olacağı anlamına gelmez. Yeni anayasa tüm sorunları çözermiş gibi anayasa kazanımları geliştiriyorsa iyidir. Aldatılmamak için, kandırılmamak için kazanımlarımızı çok iyi bilmek zorundayız. OHAL de hukuk rejimi içinde uygulanmamalıdır. Yargısız infazlar kabul edilemez. Hukuka uygun cezalandırma yapılmadığı için haksız duruma düşüp tazminatlar ödemek zorunda kalabiliriz. Kurunun yanında yaş da yanar sözü hukukta geçerli değildir görüşü önemlidir ve dikkat çekicidir. İçinde bulunduğumuz tüm olumsuz koşullara rağmen cumhuriyeti, demokrasiyi, laikliği, barışı, eşitliği, özgürlüğü ve adaleti kazanmak için bedeli ne olursa olsun korkumuzu yenerek mücadele etmeliyiz. Haklarımızı ve özgürlüklerimizi ancak bu şekilde kazanabiliriz. Bu konuda ABD’nin eski başkanlarından Thomas Jefferson’un bir sözünü hatırlatmak istiyorum, “Halk, hükümetten korktuğu zaman tiranlık; hükümet, halkından korktuğu zaman özgürlük olur vardır””
“HALKA MAL EDİLMESİ BÜYÜK BİR SORUN”
Kaymakçı’nın ardından konuşan PS:EUROPE Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı ve Sosyal Demokrasi Derneği Zonguldak İl Temsilcisi Deniz Yavuzyılmaz, “Türkiye’de ki sistemin ve anayasanın da kendi içerisinde aykırılıklar olduğuna bunun bedelini ise halka mal edilmesi büyük bir sorun” ifadelerine yer verdi.
Anayasa değimiz zaman çok okunmayan ama hayatımızı direk etkileyen biraz siyasi biraz ekonomik ama hayatın vazgeçilmez bir unsuru olduğunu dile getiren Yavuzyılmaz, “Kaynağını anayasadan alamayan bir devlet anlayışı olamaz. Bu madde gerçekten uygulanıyor, egemenlik kayıtsız şartsız milletin mi, kayıtlı şartlı milletin mi bunu konuşacağız. Ben hepimizin yakın geçmişinden hatırlayacağı 2002 seçimlerinden bir örnek vereceğim; Adalet ve Kalkınma Partisi o dönem tek başına iktidarda. Aldığı oy oran yüzde 34.3, meclisteki temsil oranı yüzde 66 yani iki katı. Tek başına iktidar olamayacakken tek başına iktidar olmuş.  Aynı zamanda CHP yüzde 19.4 oy almış ve meclisteki temsil oranı yüzde 32.4’tür. Mecliste temsil edilmeyen oy oranı toplamdaki oy oranının yüzde 43’ü. Yani sivil darbeden bahsediliyor bu da başka bir formatı.  O dönem oy veren yaklaşık 14 milyon seçmenin oyu mecliste temsil edilmedi. Dada doğrusu AKP ve CHP kaydırılarak temsil edildi. Dolasıyla partilerin çatıştığı kişilerin oyları bile bu partilere gitti. Demokrasi tanımından ilerlersek, demokrasi aynı zamanda felsefi bir kavramdır. Robert Dalh’a göre, “Halkın serbest ve eşit bir siyasal katılımın sağlayan özgür muhalefet, bireysel hak ve özgürlüklerin koruma altına alınması” olarak tanımlar. Buradaki herkes diyebilir ki “Benim bir tane oyum var” Söyle de bir yanılgı var ki kendi oyuyla başkasının oyunun eşit olduğunu düşünüyor. Hepimiz sandıkta bir oy kullanıyor ve gücü eşit diye biliyoruz. İstanbul’dan bir milletvekili çıkartabilmesi 160 bin oy lazım. Zonguldak’ta ise 120 bin nüfus bir milletvekili çıkartıyor. Kentleri karşılaştırdığımızda;  İstanbul’da ki dört kişinin oyu Bayburt’ta ki bir kişinin oyuna eşit. Aynı durum geçerli oylarda ki durumda da geçerli. Bu yüzden kullandığımız oylar eşit değil ve olması gereken eşit olması. Bir diğer sıkıntı kayıtlı seçmen olayı.  Az seçmen olan yerden daha fazla seçmen olduğu kentten daha fazla milletvekili çıkartabiliyor.  O zaman anayasa kendi içinde tezatlığa düşüyor ve aykırılı oluyor. Türkiye’de ki sistemin ve anayasanın da kendi içerisinde aykırılıklar olduğuna bunun bedelini ise halka mal edilmesi büyük bir sorun. Halkın; gerçekten temsil edilemediği görülüyor” diye belirtti.  
“HALKLARIN İSTEĞİ DOĞRULTUSUNDA YENİLENMELİ”
Son olarak konuşan Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi ve ANAYASADER Başkanı olan Prof.Dr. İbrahim Ö. Kaboğlu, bu süreçte en önemli sorunun bilgi kirliliği olduğunu ve anayasanın değişecekse bile halkların isteği doğrultusunda yenilenmesi gerektiğini vurgulayarak, “Bu süreçte yaşanan süreçte anayasa bilgi kirliği, mevcut olan ikincisi anayasa düşünülüyorsa anayasa yapımında bilgi kirliği, üçüncüsü ise anayasanın bilgi kirliği” dedi.  
Bireysel olarak değil toplu olarak hareket etmeleri halinde bilgi kirliği düzeltebileceklerini  dile getiren Kabaoğlu, “Böyle toplanarak toplumu bilinçlendirmemiz lazım. Dünyanın hiç bir demokratik ülkesinde böyle bir durum olmamıştır. Eğer anayasa yenilecekse hakların isteği ve onların doğrultusunda yenilenmesi gerekir. Çift meclisi bile önerdik. Fakat on beş temmuz darbe girişimi geldi. Bu bizi yavaşlatmamıştır aksine anayasal bilgi kirliği asmak için ivme kazandırdık. 15 Temmuz darbe girişiminden sonra iki yakıcı konu gündemimize girdi. OHAL ve yasalar. Anayasal kazanımlar nelerdir diyerek taslağımız geri çektik ve bu konuları öne çıkardık. Kitleleri düşünerek. 15 Temmuz gecesinden sonra toplum olarak birlik sağlamamız gerektiğinin önemini bir kez daha gördük. Anayasa hukukçuların sadece tekelinde değildir. Anayasa hakların sahiplenmesi doğrultulanda anayasadır. Anayasa önce ülkeyi düzenler. Ülke bizim varlık kaynağımız. Ülke toplum ve siyasal örgütleme sıralamasıyla ele alıyoruz. Anaysa iktidarı sınırlayan ve siyasal iktidarın ilan etmediği bir belgedir ve bir görevi vardır. Devletin ise hakların ise bizlerin için ve ülkenin çevresini yağmalamamaları için onları koruması. Ülke ve insan ve devlet üçlemesinde 21’inci yüzyıldaki anaysa mantığı. Anayasal kazanımlarımız nelerdir diye eğer 10 politikacımıza sorsak darbe anayasası derler. Anayasanın temeli vardır. Acaba buna ne kadar uyuluyor. Birinci olarak 1982 anayasanın kazanımları ve bu kazanımlar soncunda neler oldu. Ne kadar bu olağan üstü halin gerekçesini oluşturan anayasal bağlamda oluyor. 1982 yapılan anaysa varsağım ki hiç bir değişiklik yapılmadı. Yine anaysa değişiyor. Bu anayasanın yazıldığı zaman sadece köyler yasam daha yüksekti ve şimdi bu değişti.  O nedenle metaforumuza uğramıştır. Yenilemeye ihtiyacı vardı ama bu anaysa 1982 yılında yazılmış olan anayasa değildir” şeklinde konuştu.