Zonguldak İl Sağlık Müdürü Uzm.Dr.
Ertuğrul Güner, Bu yıl 73. Kutlanacak olan Verem Eğitimi ve Propaganda Haftası
etkinlikleri kapsamında yazılı bir açıklamada bulundu.
Güner yapmış olduğu açıklamada, “ Verem
(tüberküloz) hastalığı, “Mycobacterium tuberculosis” basili tarafından
oluşturulan ve hava yolu ile bulaşan bakteriyel bir hastalıktır. Ülkemizde
verem hastalığı ile ilgili toplumun bilgilendirilmesi ve bu hastalığa karşı
toplumun bütün kesimlerinin dikkatinin çekilmesi amacıyla her yıl Ocak ayının
ilk Pazar günü ile başlayan hafta Verem Eğitim ve Propaganda Haftası olarak
belirlenmiştir. Bu yıl da 06-12 Ocak 2020 tarihleri arasında gerçekleştirilecek
olan “73. Verem Eğitim ve Propaganda Haftası” çerçevesinde yurt genelinde
olduğu gibi ilimizde de çeşitli etkinlikler düzenlenecektir.
Tüberküloz (TB),
insanlık tarihi kadar eski bir hastalık olmasına rağmen halen tüm dünyada bir
halk sağlığı sorunu olarak önemini korumaktadır. Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ)
raporlarına göre dünya genelinde tüberküloz görülme sıklığı düşmektedir. Buna
rağmen küresel tüberküloz yükü halen çok yüksektir. DSÖ tahminlerine göre Dünya
genelinde her yıl yaklaşık 10 milyon yeni hasta ortaya çıkmakta ve 1,8 milyon
insan veremden hayatını kaybetmektedir.
Tüberküloz vakalarının başarı ile tedavi edilmesi tüberküloz
kontrolünde en önemli hususlardan birisidir. Bu kapsamda hem hastalara tedavi
verilmekte hem de hastaların ailelerinde ve diğer temaslılarında tarama
yapılmaktadır. Bulaştırıcı olan hastaların yakın çevresindekilere koruyucu ilaç
verilmekte, hasta olduğu tespit edilenlere ise tedavi başlanmaktadır. Verilen
tedaviler; Doğrudan Gözetimli Tedavi (DGT) ile görevli bir kişinin, hastanın
her doz ilacını yuttuğunu gözlemlemesi şeklinde yapılmaktadır.
Dünyada tüberküloz kontrolü için DSÖ tarafından küresel bir kontrol programı, ülkemizde ise aynı standartlarda bir Ulusal Tüberküloz Kontrol Programı uygulanmaktadır. Ulusal Tüberküloz Kontrol Programı çalışmaları “Tüberkülozsuz Bir Türkiye” oluşturmak amacıyla, Doğrudan Gözetimli Tedavi Stratejisi (DGTS) ve Stop TB Stratejisi çerçevesinde kamunun yanında özel sektör, sivil toplum örgütleri ve gönüllü kuruluşlarla birlikte yürütülmektedir.
Dünyada tüberküloz kontrolü için DSÖ tarafından küresel bir kontrol programı, ülkemizde ise aynı standartlarda bir Ulusal Tüberküloz Kontrol Programı uygulanmaktadır. Ulusal Tüberküloz Kontrol Programı çalışmaları “Tüberkülozsuz Bir Türkiye” oluşturmak amacıyla, Doğrudan Gözetimli Tedavi Stratejisi (DGTS) ve Stop TB Stratejisi çerçevesinde kamunun yanında özel sektör, sivil toplum örgütleri ve gönüllü kuruluşlarla birlikte yürütülmektedir.
Ülkemizde verem hastalığının
teşhis ve tedavisi ücretsiz olarak yapılmaktadır. Tüberküloz ve dirençli
tüberküloz hastalarının tedavisinde kullanılan birinci ve ikinci seçenek
tüberküloz ilaçları, Bakanlığımızca temin edilerek ücretsiz olarak hastalara
verilmek üzere sağlık kuruluşlarına dağıtılmaktadır.
Verem
hastalığı, en çok akciğerleri tutar. Hastalığın tuttuğu diğer organlar, akciğer
zarları, lenf bezleri, kemikler, böbrekler ve beyin zarlarıdır. Hastalık genel
olarak halsizlik, iştahsızlık, kilo kaybı, çocuklarda kilo alamama ve gece
terlemesi ile kendini gösterir. Ardından öksürük, balgam, öksürükle kan
tükürme, göğüs-sırt-yan ağrısı ve nefes darlığı gibi akciğer bulguları görülür.
Diğer organları tutan verem hastalığında ilgili organa ait bulgular olabilir.
Çabuk fark edilip önlem alınmazsa vücudu kemirir, zayıflatır. Ölüme neden
olabilir.
Dirençli bir hastalık olması nedeniyle verem tedavisi en az 6 ay sürmektedir. Tedaviye Verem Savaş Dispanseri Birimlerinde ya da hastanelerde başlanması ve ilaçların düzenli olarak alınması çok önemlidir. Çünkü tedaviyi tamamlamayan kişilerde semptomlar düzelse bile; hastalığın tekrar etme, dirençli hale gelme ve sağlam bireylere bulaşma riski yaşanmaktadır. Bu nedenle hekimin tedaviyi sonlandırmadan ilaçların bırakılmaması gerekir. İki- üç haftadan uzun süren öksürükte veremden şüphelenilmeli ve en yakın sağlık kuruluşuna başvurulmalıdır.
Dirençli bir hastalık olması nedeniyle verem tedavisi en az 6 ay sürmektedir. Tedaviye Verem Savaş Dispanseri Birimlerinde ya da hastanelerde başlanması ve ilaçların düzenli olarak alınması çok önemlidir. Çünkü tedaviyi tamamlamayan kişilerde semptomlar düzelse bile; hastalığın tekrar etme, dirençli hale gelme ve sağlam bireylere bulaşma riski yaşanmaktadır. Bu nedenle hekimin tedaviyi sonlandırmadan ilaçların bırakılmaması gerekir. İki- üç haftadan uzun süren öksürükte veremden şüphelenilmeli ve en yakın sağlık kuruluşuna başvurulmalıdır.
73. Verem
Eğitim ve Propaganda Haftası çerçevesinde ilimiz genelindeki sağlık kuruluşları
tarafından halkımızın sağlık eğitimine yönelik olarak çeşitli eğitim
toplantıları düzenlenecek ayrıca; il genelinde sağlık personeline hizmet içi
eğitim verilecektir. İlçe Sağlık Müdürlüklerimiz tarafından; okullar, halk
eğitim merkezleri, iş yerleri ve cezaevi gibi toplu yaşam alanlarında
gerçekleştirilecek eğitimler ile verem hastalığı hakkında farkındalık
eğitimleri verilecektir “
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Yorumunuz alındı. Kısa süre içinde yayınlanacaktır. Teşekkür ederiz