Genel Maden İşçileri Sendikası (GMİS)
Genel Merkez ve Şubeler Yöneticileri, bir süre önce özelleştirilen ÇATES-ELSAN
Termik Elektrik Santrali’nde maaşlarını düzenli alamadıkları ve kadroya alınma
talebiyle eylem yapan 138 taşeron işçisinin eylemine destek verdi.
4 gündür ÇATES-ELSAN Termik Elektrik
Santrali önünde kurdukları eylem çadırında direnişlerini sürdüren işçileri 22
Şubat 2016 tarihinde ziyaret eden GMİS Genel Başkan Yardımcısı İsa Mutlu, Genel
Sekreteri Hakkı Arslan, Genel Mali Sekreteri Adnan Tıska, Genel
Teşkilatlandırma ve Eğitim Sekreteri Satılmış Uludağ, GMİS’in Karadon, Kozlu,
Üzülmez, Armutçuk, Merkez Şube Başkan ve yöneticileri işçilerin alkışlarıyla
karşılandı.
Burada işçileri hitaben bir konuşma
yapan GMİS Genel Başkan Yardımcısı İsa Mutlu; “Mücadele edilmeden, birlik ve
beraberlik içinde hareket edilmeden hiçbir hak alınamaz. Birliğinizi kutluyoruz,
dayanışmanızı kutluyoruz. Genel Maden İşçileri Sendikası olarak yanınızdayız ve
her zaman yanınızda olacağız” dedi.
GMİS Genel Başkanı Ahmet Demirci’nin
çocuğunun ameliyatı nedeniyle destek ziyaretine katılamadığını ifade eden
Mutlu, “Sizlere Genel Başkanımızın selamlarını getirdik. Gönlü, kalbi sizinle”
dedi.
Konuşmasına terörle mücadelede ve iş
kazalarında şehit olanlara rahmet dileyerek başlayan Mutlu şunları söyledi.
“Ülkemizin böyle zor bir süreçten
geçtiği bir dönemde bu tür sorunlarla elbette ki gündeme gelmek istemiyoruz.
Ama işçi sınıfı olarak geçmişten günümüze kadar yaşanan hak gasplarından sonra
bu süreci hep birlikte takip etmek zorundayız.
Bünyesinde yüzlerce işçi çalıştıran
bir firmanın 138 arkadaşımızı taşeron sistemiyle çalıştırması ve aylarca
maaşlarını vermemesi kabul edilebilir bir olay değil.
Biz Genel Maden İşçileri Sendikası
olarak geçmişten bugüne kadar taşeronlaşmanın nelere mal olduğunu ve nelere mal
olabileceğini ve bu nedenlerle taşeronlaştırmaya karşı olduğumuzu hep ifade
ettik.
Hem yeraltında hem yerüstünde, gerek
devlet sektöründe gerekse özel sektörde taşeronlaştırmanın ne tür bedeller
ödetebileceğini hep dile getirdik.
Taşeronlaşma ülkemize çok ağır
bedeller ödetti.
Yaşadığımız süreçlerde acı bedeller
ödedik, acı gerçeklerle yüzleştik.
Daha fazla acı yaşamak istemiyoruz,
daha fazla bedel ödemek istemiyoruz.
12,5 milyon işçinin olduğu bir ülkede
taşeronlaştırmanın ne demek olduğunu hep gördük.
Artık biz yönetenlerden; iş barışını,
iş huzurunu, iş güvenliğini ve iş güvencesini sağlayacak ve taşeronlaşmayı
ortadan kaldıracak şekilde yeni düzenlemeler getirmelerini istiyoruz.
Aylardır kamuoyuna taşeron işçiler
kadroya geçecek diye bağıra bağıra ifadelerde bulunan yetkililerimiz var. Ancak
aynı süreçte görüyoruz ki taşeronlaştırma hızla devam ediyor.
Burada yaşanan gerçek şu; işverenler
kendi kadrolarında çalıştırdıkları işçilerin haklarını o şirketlerin işini
yapan taşeron şirket çalışanlarına vermiyorlar.
Yani taşeron; hak gaspı demek,
taşeron iş barışından ve iş güvenliğinden yoksun çalışma demek. Taşeronlaştırma köleleştirme demek.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Yorumunuz alındı. Kısa süre içinde yayınlanacaktır. Teşekkür ederiz