8 Kasım 2017 Çarşamba

UZUNMEHMET, KÖMÜRÜ BULUŞUNUN 188. YILINDA ANILDI




Zonguldak’ın Ereğli İlçesinde, "8 Kasım Uzunmehmet'i Anma ve Kömür Günü" dolayısıyla tören düzenlendi.
Kestaneci Mahallesindeki Uzunmehmet Anıtı alanında düzenlenen törende, çelenkler konuldu, Saygı Duruşunda bulunulup, İstiklal Marşı okundu.
Genel Maden İşçileri Sendikası (GMİS) Genel Başkanı Ahmet Demirci, yaptığı konuşmada, Zonguldak'ta maden işçilerinin bedel ödeyerek maden işletmeciliğinin uzmanı olduğunu söyledi.
Demirci şöyle konuştu;
“Yaklaşık 170 yıllık üretim tarihimizde, başta bölgemizde kömürü bulan Uzun Mehmet olmak üzere tüm maden şehitlerimize Allah’tan rahmet diliyorum.
Ailelerine ve yakınlarına başsağlığı ve sabır diliyorum.
1829’da Uzun Mehmet’in kömürü bulması ve 1848’den itibaren devam eden üretim sürecinde Türkiye’nin dört bir yanından insanlarımız bölgemize geldiler.
Ulusal Kurtuluş Savaşı’yla birlikte Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk ve arkadaşlarının bölgemize ve madencilere sahip çıkmasıyla, genç Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin ilk ili olduk.
Yerli yabancı kömür şirketleri devletleştirildi ve madencilik devlet ciddiyetiyle yapılmaya başlandı.
Ülkemiz sanayisinin ve Emeğin Başkenti olduk. Hızla büyüdük ve üç şehir olduk.
Yaklaşık 5 bin maden şehidimiz ve onbinlerce meslek hastamız oldu. Çünkü biz hep ürettik.
Biz ürettikçe ülkemiz gelişti, kalkındı, büyüdü.
Bölgemizde ve dünyada saygın bir devlet haline geldik.
Bölgede ve dünyada güçlü bir devlet olmamızı istemeyen emperyalist ülkeler de boş durmadılar.
Ulusal birliğimizi ve üretim ekonomimizi bozabilmek için her yola başvurdular.
Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin itici gücü olan Zonguldak bölgemiz de bu saldırılardan nasibini aldı.
1960’lı ve 1970’li yıllarda, yılda 5 milyon ton taşkömürü üreten ve ülkemiz ihtiyacının tamamına yakınını karşılayan bölgemiz, 1990’lı yıllardan sonra hızla geriledi.
Yeni Dünya Düzeni dediler, küresel ekonomi dediler ve biz, bölgede bulunan Kardemir ve Erdemir’e kömür veremez hale geldik.
Zonguldak ve Türkiye, üretim ekonomisinden uzaklaştıkça, yani ithalat teşvik edildikçe dış borçlarımız hızla arttı.
YERALTI MADEN İŞLETMECİLİĞİ UZMANLIK İSTER
Ne yazık ki bu politikalar bu dönemde de sürdü.
2002 yılında yaklaşık 130 milyar dolar olan dış borcumuz, 2016 yılında 400 milyar doları aştı.
Aynı dönemde Türkiye Taşkömürü Kurumu’nda çalışan işçi sayısı 16 binlerden 8 binin altına, üretim ise 2 milyon 500 bin tondan 1 milyon tonun altına indi.
Zonguldak göç verdi, Türkiye borçlandı.
Şimdi zora düştük ve torba yasalarla çıkış arıyoruz.
Yerli üretimi artırmanın yollarını arıyoruz.
Biz de uzun zamandır bunu anlatmaya çalışıyoruz.
Ancak bize ölümü dayatan politikaları doğru bulmuyoruz.
Yeraltı maden işletmeciliği uzmanlık ister. Biz bunu bedel ödeyerek öğrendik.
Ve gündemde olan Torba Yasa Tasarısının 58’inci maddesine karşı çıktık.
Madenci kardeşlerimizin, maden ocaklarında yaptığı uyarı eylemi dikkate alındı.
Ankara’da yetkililerle görüşmelerimiz oldu.
Meclis’teki görüşmelerde 58’inci maddede düzenleme yapılacak ve bizim çalıştığımız sahalardaki mevcut durum aynen devam edecek.
Ben tüm madenci kardeşlerime, gösterdikleri kararlılık, disiplin, birlik, beraberlik ve dayanışma ruhu için teşekkür ediyorum.
Bize destek veren Genel Başkanlarımıza, milletvekillerimize, il başkanlarımıza, parti yöneticilerimize, sivil toplum örgütlerimize, sendikalarımıza ve tüm dostlarımıza teşekkür ediyorum.
Ankara’daki görüşmelerimizde bizi yalnız bırakmayan ve sabahın 6’sında Zonguldak’a gelerek Sendikamızın Genel Merkezinde, madenci kardeşlerimize bilgi veren ve bu süreci baştan sona başarıyla tamamlamamızı sağlayan Türk-İş’in çok değerli Genel Başkanı Sayın Ergün Atalay’a bir kez daha teşekkür ediyorum.
TTK, YILDA 5 MİLYON TON ÜRETEBİLİR
Biz üretmek istiyoruz.  Türkiye’nin yılda 35 milyon ton taşkömürüne ihtiyacı var.  Her yıl yaklaşık 4 milyar dolarımız dışarıya gidiyor. Zonguldak’ta kömür var, işsiz var, müşteri var, TTK gibi güçlü bir kurum var ama siyasi irade işçi almıyor.
Özel sektör dediler, TTK’yı küçülttüler ama yeri dolmadı ve Zonguldak göç verdi.
TTK, 1960’lı, 1970’li yıllarda olduğu gibi yıllık 5 milyon ton üretebilir. Bu yanlış politikadan derhal vazgeçilmeli ve işçi alınarak üretim artırılmalıdır.
Bunun yolunu, yöntemini de Bülent Ecevit Üniversitesi’nin hazırladığı rapor gösteriyor.
Bu duygularla, taşkömürünü bulan Uzun Mehmet’i bir kez daha saygı şükran ve rahmetle anıyor, hepinize tekrar sevgi ve saygılarımızı sunuyorum.”
Ereğli Belediye Başkan Vekili Ayhan Atay da konuşmasında, bölgenin sanayi kenti olarak kalkındırmasında ve kent kimliği kazanmasındaki en temel değerlerden birinin taşkömürü olduğunu söyledi. Ereğli'de, madenci ve maden şehitleri aileleri için madenci evi kazandırma çalışmalarına başladıklarını anlatan Atay, "İnşallah kısa zamanda projemizi hayata geçireceğiz" dedi.

Ereğli kaymakamı Nazım Madenoğlu, Karadeniz Bölge ve Garnizon Komutanı Tuğamiral Aykut Manioğlu, TTK Genel Müdür Yadımcısı Ercan Gebeş, GMİS Genel Başkanı Ahmet Demirci, Genel Başkan Yardımcısı İsa Mutlu, Genel Teşkilatlandırma ve Eğitim Sekreteri Kahraman Kabasakal ile GMİS’e bağlı şubelerin başkan ve yönetim kurulu üyeleri, TTK Armutçum Müessese Müdürü Ali Hekim, siya partilerin ilçe yöneticileri, Belediye Başkan yardımcıları, bazı Kaymakamlık daire müdürleri, öğrenciler ve vatandaşların katıldığı törende, Uzunmehmet ve kömür konulu şiir ve kompozisyon yarışmalarında dereceye giren öğrencilere ödülleri verildi.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Yorumunuz alındı. Kısa süre içinde yayınlanacaktır. Teşekkür ederiz