ARMUTÇUK MADEN ŞEHİTLERİ ANILDI

 Genel Maden İşçileri Sendikası (GMİS),  Armutçuk  grizu faciasının 30. Yıldönümünde, faciada hayatlarını kaybeden 103 maden şehidi için anma töreni düzenledi.

7 Mart 1983 tarihinde Türkiye Taşkömürü Kurumu (TTK) Armutçuk Müessese Müdürlüğü’ne ait maden ocağında meydana gelen grizu faciasında 103 maden işçisi şehit olmuştu.

7 Mart 2013 tarihinde TTK Armutçuk Müessese Müdürlüğü’nde düzenlenen Şehit Madencileri Anma töreni saygı duruşuyla başladı.

Törene GMİS Genel Başkanı Eyüp Alabaş, TTK Genel Müdürü Burhan İnan, Ereğli Belediye Başkanı Halil Posbıyık, Alaplı Belediye Başkanı Nevzat Çimenoğlu, Gülüç Belediye Başkanı Aydın Güngör, Armutçuk Belediye Başkanı Nihat Saral, Gümeli Belediye Başkanı Ahmet Saydam, TTK Genel Müdür Yardımcıları İsmail Güner ve Mustafa Şimşek, TTK Armutçuk Müessese Müdürü Ömer Demir, GMİS Genel Başkan Yardımcısı Satılmış Uludağ, GMİS Genel Sekreteri Behzat Cinkılıç, GMİS Genel Mali Sekreteri Muharrem Sarıçam, GMİS Genel Teşkilatlandırma ve Eğitim Sekreteri Osman Tutkun, Amelebirliği Başkanı Hasan Yılmaz, HEMA Armutçuk İşletme Müdürü Nuh Baş, AKP Ereğli İlçe Başkanı, Fatih Çakır, CHP Ereğli İlçe Başkanı Hayrettin Kartal, AKP Alaplı İlçe Başkanı Faruk Çoturoğlu, TTK yetkilileri, GMİS’e bağlı şubelerin başkan ve yöneticileri, sivil toplum örgütlerinin yöneticileri ile maden işçileri katıldı.

ALABAŞ; MADENCİLİĞİ AĞIR BEDELLER ÖDEYEREK ÖĞRENDİK

Törende bir konuşma yapan GMİS Genel Başkanı Eyüp Alabaş, “Bundan 30 yıl önce 7 Mart 1983 tarihinde TTK Armutçuk Müessesesi’nde 103 arkadaşımızı bir iş kazasında kaybettik. 103 arkadaşımıza ve tüm maden şehitlerimize Allah’tan rahmet, ailelerine başsağlığı diliyoruz” dedi.

Alabaş şunları söyledi;

“Biz bölge insanı olarak 165 yıldır Türkiye ekonomisine can vermek, Türkiye’yi kalkındırmak için alınteri döktük, can verdik, kan verdik, 5 bin maden şehidiyle Emeğin Başkenti ünvanını alırken madenciliği ağır bedeller ödeyerek öğrendik.

Dünyadaki teknolojik gelişmelerini de takip ederek madenciliği en sağlıklı şekilde yapmaya başladık, artık bu acıları unuttuk derken 17 Mayıs 2010 tarihinde Karadon’da, 7 Ocak 2013 tarihinde Kozlu’da taşeron şirketlerin çalıştığı alanlarda bu kazaları yeniden yaşamaya başladık.

Biz, 2004 yılında taşeron uygulaması TTK’da başlatıldığında böyle kazaların yaşanabileceği, TTK’nın bilgisinin, birikiminin bu işleri yapmaya elverişli olduğu yönündeki uyarılarımızı defalarca yaptık. Yeraltında taşeron olmaması gerektiğini, tekrar büyük acıları yaşamayı unuttuğumuzu, artık acılar yaşamak istemediğimizi belirtmiştik. Tekrar ediyoruz; TTK, Türkiye madenciliğinin en tecrübeli kurumu. Bu tür iş kazalarını yaşamak istemiyoruz. Hazırlık işlerini taşeron şirketler vasıtasıyla değil, bu işi en iyi bilen TTK’nın yapmasını istiyoruz.

TTK’nın 2500’ü aşan işçi açıklarının giderilmesini ve en sağlıklı şekilde üretimi ve hazırlık işlerini kurumun yapmasını istiyoruz.

Değerli arkadaşlarım bildiğiniz gibi Toplu İş Sözleşmesi dönemindeyiz. Toplu İş Sözleşmesi taslağımızı 4 Mart 2013 tarihinde Kamu İşletmeleri İşverenleri Sendikası’na teslim ettik. TİS süreci içinde sizlere bilgi vereceğiz.

Ama herşeyden önemlisi sizin can güvenliğiniz, sağlıklı olmanızdır.

İş yerlerinde iş sağlığı ve güvenliği önlemleri ve kurallarıyla ilgili bir eksiklik gördüğünüzde, o işyerinde iş güvenliği ve kuralları sağlanıncaya kadar çalışmayın.

Siz sağlıklı ve huzurlu olduktan sonra hem sizlerin hak arama mücadelesini hem kurumun yaşatılması mücadelesini, hem Zonguldak, bölge ve Türkiye ekonomisine katkı verme mücadelesini birlikte veririz”.

İNAN: İŞ GÜVENLİĞİ’NDE ÇITANIN SÜREKLİ YÜKSELTİLMESİ GEREKİYOR

TTK Genel Müdürü Burhan İnan ise şunları söyledi;

“30 yıl önce burada bir grizu faciası neticesi hayatını kaybeden 103 maden işçimize ve tüm maden şehitlerimize Allah’tan rahmet, ailelerine sabır ve başsağlığı diliyorum.

Değerli madenciler, iş güvenliği konusun gerçekten bir kültür konusudur. Çıtanın sürekli yükseltilmesi, üzerinde çok düşünülmesi gereken, sürekli gündemde olması gereken bir konu. İş güvenliğinde mesafe almak; işçisinden genel müdürüne kadar herkesin bu işe taraf olmasıyla, herkesin bu işe el atmasıyla, herkesin bu işe kafa yormasıyla mümkündür. Biz idare olarak elimizden geleni yapıyoruz. Devletimiz, maddi-manevi desteğini bizden esirgemiyor.

Bu doğrultuda, Armutçuk’ta artı 200 ile eksi 700 kodları arasında yeni bir kuyu projesini hayata geçirdik. Kuyu yerini belirledik ve şu anda MTA tarafından pilot sondajları yapılmakta. Bu kuyu eksi 700 koduna delindiğinde ve galerileri sürüldüğünde Armutçuk’ta çok daha mükemmel bir havalandırma sistemi tesis edilmiş olacak. İşçimiz 10 dakikada ocakta olacak ve 10 dakikada dışarıya çıkacak. Bu üretimimizi de çok olumlu bir yönde etkileyecek. Ben, bu projenin tam anlamıyla bir iş sağlığı ve güvenliği projesi olduğunu düşünüyorum. Bu kuyu hayata geçtiğinde şu anda kullanmakta olduğumuz kuyuyu hava dönüş kuyusu yapacağız ve yeni kuyudan temiz hava vereceğiz. Aynı şekilde ana aspiratörlerimizi değiştiriyoruz. Armutçuk ana aspiratörü imal edildi, aspiratör binası ihale edildi. Buranın inşaatı bittiğinde yeni ana aspiratörü de yerine monte edeceğiz.

İlk defa Amasra Müessesesi’nde mekanize kazı sistemini uygulayacağız. Sistem şu anda Amasra’ya ulaştı. Önümüzdeki günlerde monte edilecek. Dün Amasra’daydım. Arkadaşlarımız gerçekten son derece düzgün bir yapı ortaya çıkardılar. İşçisinden müessese müdürüne kadar, tüm kademelerde çalışan arkadaşlarımı kutluyorum. Amasra’da mekanize kazı uygulamasına bu ay sonunda başlayacağız.

Yine Kozlu’da Alman kaza sigortalarının sosyal güvenlik kuruluşuyla yaptığımız bir işbirliği protokolüyle bir proje çalışması var. Burada da mekanize kazıyı kendi tahkimat sistemimize uygun biçime getirmeye çalışıyoruz. Kendi tahkimat sistemimizle birlikte mekanize kazı sistemini birlikte çalıştırabilirsek hem üretim hem de iş güvenliği yönünden çok olumlu adımlar atılmış, çok önemli mesafeler alınmış olacak.

Yine metan gazını, kömür damarlarının metan gazı içeriğini çok kısa zamanda tespit edebilen bir sistemin laboratuarını almak üzereyiz.

Bu ve benzeri pek çok çalışmayı biz idare olarak yürütüyoruz. İş güvenliği konusu hepimizin el atması gereken, hepimizin elini taşın altına koyması gereken bir konudur. Bu konuda bilinçlenmek çok önemlidir. Örneğin ben ocak mühendisliğine başladığımda Kozlu’da işçi arkadaşlarımız kara lastik giyerdi. Onlara çizme giydirmeye çalışırdık. Bugün böyle bir problemimiz yok. Yani pek çok konuda çok önemli mesafeler aldık. Ancak yeterli bulmuyoruz. İş sağlığı ve güvenliği konusunda sınır yok. Herkesin elinden geleni yapması gerekiyor. Ancak böyle yaparak biz bu kazaları önleyebiliriz diye düşünüyorum.

Örneğin geçtiğimiz yıl Armutçuk’ta bir işçi kardeşimiz bize bir ocak yangınını haber verdi. Ve biz, o işçi arkadaşımızın duyarlılığı sayesinde Armutçuk’u büyük bir felaketten kurtarmış olduk.

Hepinizden bu konuda duyarlılık istiyorum”.

Konuşmaların ardından şehit madenciler için Kur’anı Kerim okundu ve dualar edildi. Törene katılanlara şeker ve gülsuyu ikram edildi.