Gazeteciler Günü olarak anılan 10 Ocak arifesinde çeşitli kurumlarda çalışan gazeteciler yine toplu işten çıkarmalarla karşı karşıya bırakılıyorlar. Hürriyet Daily News, Radikal ve Sabah Gazetesinden sonra Artı-1 çalışanları da aynı saldırıya maruz kaldılar.
Kamuoyunun haber alma ve doğru bilgilenme hakkı kapsamında kamusal bir
üretim olan gazetecilik, son yıllarda iktidarın 'yandaş gazetecilik'
üretim olan gazetecilik, son yıllarda iktidarın 'yandaş gazetecilik'
algısıyla kamusal kimliğinden gittikçe uzaklaştırılarak
siyaset-ticaret-tarikat denklemi üzerinden yeniden tanımlanmak
siyaset-ticaret-tarikat denklemi üzerinden yeniden tanımlanmak
isteniyor. 'Birilerinin gazetesi', 'birilerinin gazetecisi' anlayışı
olağanlaştırılmaya çalışılıyor. Haberler, basın kuruluşunun sermaye
yapısının çıkarlarının terazisinde tartılıyor. Bu terazi bir yandan
'haber-gerçek bilgi' ilişkisini yok ederken diğer yandan gazetecilere
mesleksel yozlaşmayı dayatıyor; işini hakkıyla yapmak isteyen
olağanlaştırılmaya çalışılıyor. Haberler, basın kuruluşunun sermaye
yapısının çıkarlarının terazisinde tartılıyor. Bu terazi bir yandan
'haber-gerçek bilgi' ilişkisini yok ederken diğer yandan gazetecilere
mesleksel yozlaşmayı dayatıyor; işini hakkıyla yapmak isteyen
gazetecileri maddi ve manevi bedellerle karşı karşıya bırakılıyor.
Basında son yılların en dikkat çekici gelişmelerinden biri de basın
kuruluşlarına "dükkan" muamelesi yapılması. Basın kuruluşları, bir
yandan dükkan alıp satar gibi sürekli el değiştiriyor, diğer yandan da
yandan dükkan alıp satar gibi sürekli el değiştiriyor, diğer yandan da
yeni çıkan gazete ve televizyonların sahiplik yapısı adeta gizleniyor.
Bu durum şeffaflığa en çok ihtiyaç duyulan iş kollarından olan basında
tuzun baştan kokmasının asıl nedeni haline geliyor. Her gelenin kendi
tuzun baştan kokmasının asıl nedeni haline geliyor. Her gelenin kendi
kuralını dayattığı bir faaliyet alanına dönüştürülmek istenen basında
merkezi de merkez olmayanı da yandaşı da yandan olmayanı da aynı
telden çalıyor.
'Merkez medya' denilen basın kuruşlarında yüzlerce meslektaşımız
'Merkez medya' denilen basın kuruşlarında yüzlerce meslektaşımız
işinden edilirken, kalanlar yarının göremeden çalışmak zorunda
bırakılıyor. Gazeteciler işsiz kalmalarının ötesinde hak gasplarıyla
da karşı karşıya. Tazminatları ve kalan alacakları ya yolunmuş kuşa
çevriliyor ya da hiç ödenmiyor.
bırakılıyor. Gazeteciler işsiz kalmalarının ötesinde hak gasplarıyla
da karşı karşıya. Tazminatları ve kalan alacakları ya yolunmuş kuşa
çevriliyor ya da hiç ödenmiyor.
Son olarak Gezi olayları sırasında yaptıkları haberler nedeniyle,
işten çıkarılan ya da işini bırakmak zorunda bırakılan, Artı 1
işten çıkarılan ya da işini bırakmak zorunda bırakılan, Artı 1
emekçisi meslektaşlarımızın hak gaspları da devam ediyor. Halen
çalışanlara ait birikmiş ücretler ve kanaldan ayrılan emekçilerin
çalışanlara ait birikmiş ücretler ve kanaldan ayrılan emekçilerin
birikmiş maaş ve hakları hiçbir şekilde ödenmedi. "Türkiye'nin özgür
yayın yapan gazetelere televizyonlara radyolara ihtiyacı var"
sloganıyla yayın hayatına başlayan Artı1'in patronlarına buradan biz
yayın yapan gazetelere televizyonlara radyolara ihtiyacı var"
sloganıyla yayın hayatına başlayan Artı1'in patronlarına buradan biz
de "Biliniz ki emekçilerin haklarını gasp ederek özgür yayıncılık
olmaz" diye sesleniyoruz. Meslektaşlarımızın haklarının bir an önce
verilmesi talebimizi bir kez daha dile getiriyor, aksi takdirde
Artı1'in kendisine biçtiği anlamın yalnızca bir kandırmaca olduğunu
ifade ediyoruz.
olmaz" diye sesleniyoruz. Meslektaşlarımızın haklarının bir an önce
verilmesi talebimizi bir kez daha dile getiriyor, aksi takdirde
Artı1'in kendisine biçtiği anlamın yalnızca bir kandırmaca olduğunu
ifade ediyoruz.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Yorumunuz alındı. Kısa süre içinde yayınlanacaktır. Teşekkür ederiz