"YA
DİKTATÖRLÜK YA DEMOKRASİ"
Nevzat Özyürek
Bu seçimlerde bin türlü hesabın
mevzilenişin ve dümenin dönecegi kırılgan bir dönemdeyiz, her kesimin tilkileri
ve çakalları var. AKP iktidarı ıktidardan gitmemek için her yolu deniyor.
Demokrasinin kuralıdır. seçimle gelir seçimle gidersin. sizler demokrasıyı bir
amaç olarak düşünmüştünüz demokrasi bizim için bir araçtır diyen sizlersiniz.
gideceginiz yere geldiniz bu araçtan ineceksiniz bu halk size demokrasının bir
araç olmadığının size öğretecek. hukuksuzluk ve yolsuzluklar nereye kadar?
yoksulluğun, adaletsizligin, esitsizligin, hukusuzluğun geçerli olduğu bir
toplumda demokrasi ve özgürlüğün gelecegini beklersiniz. sanırsınızki demokrasi
ben geldim diye kapınızı çalacak intikam, kin, nefret duygularını topluma
şırıngalayan AKP hükümeti ülkemizin başbakanı Recep Tayyip Erdogan kendi
siyasal hesaplarını yoksul yada emekçi kesimleri birbirleri ile vuruşturarak
ayrımcılık yaparak din sarmalı içinde olanlar dini duyguları yüreğinizin
kıvrımlarında ise bunların işi dahada kolaylaşıyor halkıımızı din, iman
ekseninde adaletsizligin gelir dagılımındaki büyüme ile ince çizginin ne anlama
geldigini görmeliler kör bir inanç ayrışma ile kendini gösteriyorken olan yine
yoksullara emekçilere oluyor oysa bizim acılarımız ortak yaşamlarımız aynı.
Ezilen, sömürülen, aşağılanan HALK'tır. Ülkemizi yönetenler düşmanlık ateşini
toplum içine körüklemişlerdir.Ülkemizn başbakanı Tayyip Erdogan konuştukça evet
efendimciler yandaşlar her zaman oldugu gibi saldırıya geçiyorlar. "HAYAT
İNSAN SEVGİSİ İLE YAŞANIR" binlerce yıllık bir tarihin izlerini taşıyan
coğrafyamızda barış içinde demokrasiyi ve özgürlükleri yaşam biçimine
dönüştürmek o denli zor degil. Ülkemizde itiraz hakkının tanınmadığı görsel ve
yazılı medyanın toptan baskı altına alınarak yandaştırılmıştır. iktidarın
meşşuriyetini yetirdiği bir düzen. YEŞİLLER VE SOL GELECEK PARTİSİ toplumun
savurgan tektipleştirici bireyci yıkıcı toplum modeline karşı çıkılmasını
savunmaktadır.Çevrecilerin, işçilerin, işsizlerin, emekçilerin, çifçilerin, baş
örtülü veya örtüsüz kadınların, gençlerin,kürt ve alevi yurttaşlarımızın,
azınlık mensubu yurttaşların sorunlarına sahip çıkmakta taleplerini
ortaklaştırarak bu alanlarda verilecek mücadelenin geliştirilmesine ihtiyaç
olduğunu düşünmektedir. Gezi parkı direnişini oteriter dayatmacı tek tipçi
farklılılkları ve farklı yaşam tarzlarını yok sayan bir anlayışa bir tepki
olarak okuyorsak demokratik meşşuriyeti olması halinde kitlesel destege sahip
olabileceği ve kalıcı bir başarıya ulaşabilecegini düşünelim. Politik mücadele
hattının doğrulugu daha ıyı anlaşılmaktadır. en umarsız durumlarda bile bir
çıkış yolu bulunduğunu çaresizlige teslim olmadıgını görelim. Bugünde bir umut
var Yeşiller ve Sol Gelecek Partisi ülkemizde bu umudun taşıyıcılarından
birisidir gelin bu umudu hakların demokrasi partisi birleşenleri olarak
birlikte büyütelim... AKP güven duyulan bir siyasi oluşum degil insanları
kandırma üzerine siyaset yapan bir parti bu tuzaklardan kurtulmanın yolu yalnız
ve yalnız ilkelerdir. Önümüzde iki yol var YA diktatörlük YA demokrasi..
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Yorumunuz alındı. Kısa süre içinde yayınlanacaktır. Teşekkür ederiz