Eğitimsen Zonguldak şube başkanı Orhan Yılmaz Millieğitimde yapılan tasfiyelere tepki göstererek atamalara tepki gösterdi.
Yılmaz konuya ilişkin yaptığı yazılı açıklamada şu görüşlere yer verdi “
AKP` nin hükümet olduğu 12 yıl boyunca birlikte hareket ettiği güçlerle arası bozulunca; siyasi kadrolaşma, rant, yolsuzluk ve talan politikalarında yeni bir dönem başlamıştır.
Hükümetin “Beraber yürüdük biz bu yollarda” sloganı ile eğitim, yargı, sağlık, enerji, emniyet ve kamuya ait ne varsa “birlikte paylaştık, gerisine ses çıkarmayın ” demesine rağmen cemaatin 17 Aralık sürecinde sıkıştırması sonucunda bir yandan “cemaat ne istedi de vermedik” diyerek ara bozanın kendi olmadığını göstermeye çalışırken, diğer yandan kamuda yeni bir kadrolaşma hareketi ile kendi yarattığı kadrolar da dahil olmak üzere büyük bir tasfiye hareketine girişmiştir. Her türlü muhalif eleştiriye “ideolojik” diyerek yaklaşan hükümet, eğitim sistemini kendi ideolojik çıkarlarına göre dizayn etmeye çalışırken okul ve kurum yöneticilerini sadece kendine yakınlık ölçütlüğü ile belirlemek istemektedir. 2013-2014 ders yılının son günü olan 13 Haziran 2014` ten itibaren başlayacak olan bu süreçte kadrolaşma faaliyetleri hızlandırılacaktır. Geçmişten bugüne tecrübelerimizle sabittir ki; yapılmak istenen AKP` nin biat kültürünü okullarda kemikleştirmek istemesinden başka bir şey değildir. Kafatasçı ve gerici reflekslerle kendi düzenini kurmak isteyenler; okulları arka bahçeleri olarak görmektedir. AKP milletvekili Ayhan Sefer Üstün’ ün yaptığı açıklamalar ile atanacak olan yönetici ve öğretmenlerin mülakat sistemi ile işe alınmalarını istemesindeki amaç tam da siyasi iktidarın kadrolaşma faaliyetlerinin ne kadar azgınca sürdürmeye çalıştığını ortaya sermektedir.
Amacı eleştirel düşünen, nitelikli, özgür ve eşit bireyler yetiştirmek olan tüm eğitim ve bilim emekçileri yıllardır AKP eliyle yürütülen eğitim politikalarının sonuçlarının farkındadır. Okullarda öğretmenler üzerindeki denetimi arttıran, tehditleri, sürgünleri, soruşturmaları ve işten atmaları olağanlaştıran, sefalet düzeyinde ücretlerle bizleri yaşamaya mahkûm eden, mesleğimizi itibarsızlaştıran iktidarın yeni hamlesinin ne anlama geldiğini çok iyi biliyoruz. Daha önce, yazılı sınavlardan geçtiği halde Eğitim Sen üyesi öğretmenler sözlü mülakatlarda elenmiştir. Eğitim ile ilgili kamu oyunca çok iyi bilinmektedir ki sözlü mülakatlarda her zaman iktidarın politikalarını benimseyenlere ayrıcalık tanınmaktadır. Bugün hem kıdem, hem yazılı sınavları diğer bir deyişle objektif kriterleri ortadan kaldıranlar için önemli olan kontrol edebildikleri kadroları okullara yönetici olarak yerleştirmektir. Yaptıkları düzenlemeleri savunamayacak denli aciz olanlar, asılsız iddialarla milliyetçi refleksleri uyandırmaya çalışmakta, yıllardır, eğitime değil savaşa bütçe ayırmalarını milliyetçilikle örtmeye çalışmaktadırlar. 12 Yıldır siyasi iktidarda olanların okullar ve çalışanlar ile ilgili şikayette bulunmaya hakkı yoktur. Eğitim her seferinde sil baştan yapılacak bir alan değildir. Eğer 12 yıldan sonra daha da şikayet ediyorsanız bu sıkıntıyı sizin çözemeyeceğiniz anlaşılmıştır. AKP, kendi siyasi kadrolaşma faaliyetlerinde kokuşmuş gerekçelerle yine çürümüş milliyetçi gerekçeler bularak istediklerini yapmak istemektedir. Ancak bilin ki artık bu yalanları kimse yutmaz. Sizin asıl korkunuzun demokratikleşme olduğunun herkes farkındadır.
Eğitim Sen’ li öğretmenler okullarda seçim sandıkları kurmakta, kendi yöneticilerini seçmek istemektedir. Bizler kadrolarınızın atama usulüyle okullara müdür olmasını istemiyoruz. Bizler tüm okul bileşenlerinin birlikte seçeceği yöneticilerimizi demokratik şekilde belirlemek istiyoruz. Siyasi kadrolaşmaya her alanda karşı çıkıyor, her türlü hukuksuzlukla mücadele edeceğimizi belirtiyoruz. Demokratik, özgür, eşit ve barış kültürü ile yaşayan okullar için herkesi mücadelemize destek olmaya çağırıyoruz. “
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Yorumunuz alındı. Kısa süre içinde yayınlanacaktır. Teşekkür ederiz