Kara yapmış olduğu yazılı açıklamada şöyle dedi ;
“ Sağlık-Sen, bundan 18 yıl önce, bir bütünün parçası olarak kuruldu. Kamu görevlileri sendikacılığına katkı sunmanın yanında hizmet sendikacılığının nasıl yapılacağının örneklerini vermek için kurulan Sağlık-Sen, geçen süre içinde bu sınavlardan hep alnının akıyla çıkmıştır.
Sendikacılığı kamu görevlilerinin hak ve kazanımlarına endekslemeyen Sağlık-Sen, anti demokratik dönemlerdeki dik duruşuyla demokrasiden yana, temel hak ve özgürlüklerden yana, inanç özgürlüğü ve hürriyetinden yana olduğunu göstermiştir. 28 Şubat döneminde her türlü anti demokratik tavır ve davranışa tepkisini ortaya koyan Sağlık-Sen, 27 Nisan e-muhtırası sonrası oluşturulan Ortak Akıl mitinglerinin de en büyük katılımcılarından biri olmuştur.
Güçlü ve lider ülke Türkiye’nin, bölgesindeki etkisi ve dünya kamuoyu nezdindeki konumunu yükseltmesi, güçlü ekonomik yapısı ve demokrasisi ile mümkün olacaktır. Bunun bilincinde olan Sağlık-Sen, her türlü demokratikleşme çabalarına destek vermiş, darbecilerin kirlettiği 12 Eylül’de yapılan referandumda, büyük Memur-Sen ailesinin güçlü bir sendikası olarak ‘toplu sözleşmeye de toplumsal sözleşmeye de EVET’ demiştir. Toplu sözleşmenin elde edilmesini sağlayan Memur-Sen Konfederasyonu’nun en büyük sendikalarından biri olan Sağlık-Sen, son 9 yıllık toplu görüşmelerde elde edilen kazanımlarından daha fazlasını, ilk toplu sözleşmede elde etmiştir. Kendisini genel yetkili sendika yapan üyelerine karşı sorumluluklarını yerine getirmenin gururunu yaşayan Sağlık-Sen, bundan sonra da bu haklı gururu üyeleriyle yaşamaya devam edecektir.
‘Özgürlük İçin 10 Milyon İmza’ Kampanyası’nda üzerine düşeni fazlasıyla yapan Sağlık-Sen, serbest kıyafet eyleminin de en büyük destekçisi ve katılımcısı olmuştur.
Kamu görevlilerinin mali ve ekonomik kazanımlarının elde edilmesinde büyük başarılara imza atan Sağlık-Sen, yetkili olduktan sonra hizmet sendikacılığının etkili bir şekilde nasıl yapılacağını hizmet değil, laf üretenlere de göstermiştir.
Sağlık-Sen, bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da hizmet sendikacılığını kendisine yapılan saldırılara aldırmadan devam edecek. Amacımız, demokratikleşmesini sağlamış ülkemizde, sağlık ve sosyal hizmet çalışanlarının sorunlarını çözmek, onları hak ettikleri refah seviyesine çıkarmaktır.
Ülkemizde sağlık ve sosyal hizmet çalışanlarının mali ve özlük haklarını koruma ve yeni kazanımların elde edilmesi için çalışmanın yanında, demokratikleşme çalışmalarına katkı sunan Sağlık-Sen, vizyonu ve misyonu gereği dünyadaki mazlumların da sesi ve yardımcısı olmuştur. Memur-Sen ailesinin güçlü bir ferdi olarak, düzenlenen Filistin ve Doğu Türkistan mitinglerinde etkin bir şekilde yer aldık. Arakanlı Müslümanlar’ın uğradığı katliam ve zulmün kamuoyuna duyurulmasıyla düzenlenen yardım kampanyasına katılmak, Somali ve Pakistan için düzenlenen yardım kampanyalarında yer almak, Vanlı depremzedelerin ve Samsunlu selzedelerin yardımına koşmak, insani eylem ve katkılarımızdan bazılarıdır.
Bu yoldaki kutlu mücadelemizde, sendikamızın kuruluşundan bugüne kadar emek veren bütün genel başkanlarımıza, şube başkan ve temsilcilerimize, yönetim kurulu üyelerimize, çalışanlarımıza sonsuz teşekkürlerimi sunuyorum.
Bu duygu ve düşüncelerle, büyük Sağlık-Sen ailesinin bütün mensuplarını saygı ve sevgiyle selamlıyor, ülkemizin birlik ve beraberliğe ihtiyaç duyduğu bu günlerde, içinde bulunduğumuz kuşaklayıcı günlerin hepimizde bu duygulara vesile olmasını diliyorum. Nice yıllara Sağlık-Sen ve büyük ailesi.”
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Yorumunuz alındı. Kısa süre içinde yayınlanacaktır. Teşekkür ederiz